• Turkhane Logo

AKP'li Elitaş: Anayasa, Erdoğan'ın adaylığı için feda edilemez

AKP Genel Başkan Vekili Mustafa Elitaş, Bahçeli'nin Öcalan çağrısı, Özel'in erken seçim çağrısı, Anayasa'da değişiklik talepleri ve kayyum atamalarını Euronews Türkçe'ye değerlendirdi.

00:33 29 November 2024 Friday
AKP'li Elitaş: Anayasa, Erdoğan'ın adaylığı için feda edilemez
AKP Genel Başkan Vekili Mustafa Elitaş, Bahçeli'nin Öcalan çağrısı, Özel'in erken seçim çağrısı, Anayasa'da değişiklik talepleri ve kayyum atamalarını Euronews Türkçe'ye değerlendirdi.

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin 22 Ekimde PKK lideri Abdullah Öcalan’a yaptığı çağrı, erken seçim talepleri ve son dönemde yapılan kayyım atamaları siyasetin ana gündemleri arasında.

Bahçeli, partisinin 27 Kasımdaki grup toplantısında daha önce Öcalan’a yaptığı çağrıları bir adım ileriye taşıyarak, İmralı ile DEM grubu arasında yüz yüze temasın bir an önce yapılmasını beklediklerini söyledi.

Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) Genel Başkan Vekili Mustafa Elitaşa göre Bahçelinin Öcalan çıkışı, temsil ettiği misyon açısından önemli.

Mustafa Elitaş anayasa değişikliğine ilişkin tartışmalar, Bahçelinin Öcalana yaptığı çağrı, kayyım atamaları ve erken seçim taleplerine ilişkin euronews Türkçeye değerlendirmelerde bulundu.

Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçelinin tutuklu bulunan Kürdistan İşçi Partisi (PKK) lideri Abdullah Öcalan hakkındaki çağrılarına ilişkin olarak Elitaş, 40 yıldan fazla bir süredir vatandaşlarımızın canına kasteden terör örgütünün bitmesi, kardeş kavgasına dönüştürülmek için aranan fırsatı yok etmek için ne gerekiyorsa yapılması gerekir, dedi.

Bahçelinin yaptığı çağrının temsil ettiği misyon açısından çok önemli bir söylem olduğunu belirten Elitaş, Bu söylemi birileri farklı noktalara çekerek siyasi rant elde etmeleri milli bir duruş şekli değildir. Türkiyenin huzuru için söylenen bir söz olarak değerlendirmek herkes için önemlidir diye konuştu.

Elitaş, DEM Parti ile İmralı görüşmesinde muhatabın devlet olduğunu belirterek, sürecin hangi aşamada olduğunu bilmediğini söyledi:

Ancak Bahçelinin ilk çağrısına, hem dağdaki baronlardan hem Türkiyedeki DEM Partiden aynı paralelde bir açıklama olduğunu gördük. Onlar İmralıdakini tamamen dışlamış. O bu eylemlerin dışında diye. Terör eylemlerinin faaliyetlerinin devam edeceği yönünde bir mesaj iletmeye çalıştılar

Elitaş, İmralı ile Ankara arasında bir görüşme yapılması ihtimaline ilişkin soruya, O devletin yapacağı bir iştir. Ben mümkündür ya da mümkün değildir diyemem. Bakılır, duruma göre değerlendirilir, diyerek yanıt verdi.

Yeni Anayasa için AK Parti ne öngörüyor?
Cumhuriyet tarihinde yapılan dört anayasadan ikisinin (1921-1924) parlamento tarafından diğer ikisinin ise askeri darbe ile hazırlandığını hatırlatan Mustafa Elitaş, mevcut 1982 Anayasasının Türkiyenin sırtında bir yük olduğunu belirtti.

21. yüzyılda, Türkiye Cumhuriyetinin 101. yılının içerisinde bulunduğu dönemde darbe anayasasıyla idare edilmek kadar yanlış bir şey yoktur. Sırtımızda bir yüktür, sırtımızda bir kamburdur. Bu lekeden kurtulmak gerekir. 28. Dönem parlamentosu bu şerefli görevi yerine getirmek mecburiyetindedir. Bununla ilgili biz AKP olarak Meclis Başkanımız TBMM Başkanı olarak siyasi partilerle görüşmelerine devam ediyorlar.

Yeni anayasa çalışmaları için bütün ön yargıları bir tarafa bırakmak gerektiğini dile getiren Elitaş, 1982 darbesinin ortaya çıkardığı anayasadan kurtulmak için ne gerekiyorsa yapılması, demokrasiyi taçlandırmak adına en önemli adımlardan birisidir dedi.

Mevcut anayasa maddelerinin çok kez değişime uğradığını hatırlatan Elitaş, 100den fazla madde değişti ama adı hâlâ darbe anayasası. O darbe anayasasının ortadan kaldırılabilmesi için demokrasiye inanmış siyasi partilerin oturup azami müşterekle birleşerek bu kamburdan, bu lekeden Türkiye Cumhuriyetini kurtarması gerekir. Bizim ettiğimiz gayret budur. Cumhuriyetin kurucusu olduğunu iddia eden bir siyasi partinin darbeyle ortaya çıkan bir anayasa ile idare edilmeyi içine nasıl sindiriyor bilmiyorum diye konuştu.

Sayın Cumhurbaşkanının önünü açma anayasası gibi bir kanaatimiz yok

AKP Genel Başkan Vekili Elitaş, Devlet Bahçelinin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğanın bir dönem daha adaylığı doğaldır ifadelerine atıfla sorulan AKPnin Anayasa değişikliği isteğinin Cumhurbaşkanı Erdoğanın yeniden adaylığının önünü açmak için olduğu iddialarını ise reddetti.

Anayasa değişiminin, Cumhurbaşkanı Erdoğanın bir dönem daha aday olmasına feda edilmemesi gerektiğine dikkat çeken Elitaş şu sözleri dile getirdi:

Sayın Bahçeli dünyadaki gelişmeleri dikkate alarak bu yüzyılın ilk döneminde Sayın Cumhurbaşkanının bir dönem daha devam etmesini arzu ediyor. Benim de gönlümden geçen odur. Ama anayasa değişimini buna feda edecek durumda değiliz. Bu manada biz yepyeni bir anayasanın, demokratik bir anayasanın olması gerektiği kanaatindeyiz. Diğer siyasi partiler teklif ederse bakarız, o düşünülür ama şu anda öyle bir şeyimiz söz konusu değil.

Anayasa değişikliğinin, Erdoğanın bir dönem daha başkanlık yapabilmesi için iki dönem kuralının değiştirilme niyetiyle yapılmadığını ifade eden Elitaş, Bu anayasa AKPnin anayasası değil. Bu Cumhurbaşkanımızın bir dönem daha aday olması veya AKPnin Sayın Cumhurbaşkanının önünü açma anayasası gibi anlaşılıyor. Bizim öyle bir kanaatimiz, niyetimiz yok diyerek iddialara yanıt verdi.

Anayasanın ilk dört maddesinin AKPnin kırmızı çizgisi olduğunu ifade eden Elitaş sözlerine şöyle devam etti:

Bizim talep ettiğimiz anayasa demokratik ve ilk üç madde ile ilk üç maddenin değişmeyeceğiyle ilgili dördüncü madde bizim kırmızı çizgimiz olmak üzere Anayasayı değiştirmemiz gerektiğini ifade ediyoruz. Türkiye için ne lazımsa onu yapmamız gerekir.

Biz apoletler gölgesinde yapılmış silahların veya top namlusunun gölgelediği bir şekilde oy verilmiş bir anayasayı 21. yüzyılda Türkiye Cumhuriyeti Devletine yakıştırmadığımızı ifade etmek istiyoruz. Yakışmayan bir giysiyi üzerimizden atıp, modern ve demokratik bir anayasa yapmak için uğraşıyoruz.

Öcalan çağrısı üzerinden DEM Parti ile Anayasayı geçirme iddiası

Mustafa Elitaş, Devlet Bahçelinin Abdullah Öcalan çağrılarının DEM Parti ile birlikte Anayasayı meclisten geçirme pazarlığı iddialarını ise kesin bir dille reddetti.

AKP ve Cumhur İttifakı böyle spekülatif faaliyetlerde bulunmaz. Ona buna elma şekeri göstererek, Gel sana şunu vereyim, bunu yapayım, şu Anayasayı değiştir, sayın Cumhurbaşkanımızı bir kere daha seçtireyim moduna girmez. Önce ülkem der, ona göre hareket eder. Ülkenin menfaati neyse onun ilgili gayretlerini ortaya koyar ve yapar.

2012 yılında Meclis Başkanı Cemil Çiçek döneminde bir çalışma yapıldığını hatırlatan Elitaş, o çalışma üzerinden ilerlenebileceğini ifade etti.

Orada 65-66 madde üzerinde uzlaşılmıştı. Şimdi 66 madde ve diğer maddelerde aynı kalmak üzere yeni bir anayasa parlamentodan geçirilebilir.

Anayasada değişiklik çalışmalarına ilişkin olarak Meclis Başkanı Numan Kurtulmuşun siyasi partilerle görüşmeye devam ettiğini belirten Elitaş, darbe anayasasından kurtulmak için parti olarak hazır olduklarını ifade etti.

Meclis başkanımız siyasi parti genel başkanlarını ziyaret etti. Onlardan dönüşler ne aşamada bilmiyorum. Ama biz AK Parti ve Cumhur İttifakı olarak darbe anayasası kamburunu üstümüzden atacak her türlü faaliyete hazır olduğumuzu ifade ediyoruz.

Erken seçim çağrıyla değil, parlamento kararıyla olur

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Başkanı Özgür Özelin son dönemde yaptığı erken seçim çağrılarına ilişkin olarak da AKPnin gündeminde erken seçim olmadığını ifade etti.

Erken seçim çağrıyla olmuyor. Parlamentonun kararıyla oluyor. Cumhurbaşkanımız 28 Mayıstan itibaren 2028 yılının Mayıs ayına kadar milletten yetkiyi almıştır. O yetki çerçevesine görevine devam edecektir. Şu anda seçimlere 3,5 yıl civarında bir süre var. O süreyi sonuna kadar devam ettireceğiz.

Sayın Özgür Özel 2025te erken seçim yapalım, 2026yı geçersen şöyle olmaz, bu teklifim şu ana kadardır falan diyor... 2028 yılına kadar millet Sayın Cumhurbaşkanına bir net mühür vermiştir. O çerçevede de devam edecektir. Kararı da parlamento verir.

31 Mart seçimlerindeki yalancı rüzgar
AKP Genel Başkan Vekili Mustafa Elitaş, CHPnin 31 Marttaki yerel seçimlerde birinci parti çıkmasını yalancı bir rüzgarın verdiği uçurma hissi olarak nitelendirdi.

Son dönemde sık sık seçim çağrısında bulunan CHP lideri Özelin, [CHP Genel Başkanlık] koltuğunu sağlamlaştırmak için gündem değiştirmeye çalıştığını savunan Elitaş sözlerine şöyle devam etti:

Sayın Özgür Özel neye dayanarak söylüyor? 31 seçimlerinde yalancı bir rüzgarın kanatlarına verdiği uçurma hissiyle ne yapacağıyla ilgili bunları herhalde o şekilde ifade etmeye çalışıyor. Önce Sayın Özgür Özel emanet oturduğu koltuğu sağlamlaştırsın. Çünkü şu anda ucunda zorla oturmaya çalıştığı koltuğu, altına koltuk verenler, her an çekebilir kaygısıyla farklı söylemlerle gündem değiştirmeye çalışıyor. Partisindeki yerini sağlamlaştırmaya çalışıyor. Partisindeki yerini sağlamlaştırırken Türkiyede bir kaos gündemi oluşturmaya fırsat vermemesi siyasi parti genel başkanlarının millete karşı görevidir

Türkiyede bir erken seçim ihtiyacı olup olmadığına ilişkin soruya ise Elitaş, Biz beş yıl bu milletten yetkiyi almışız. O yetkiyi aldığımız güne kadar devam ettireceğiz. Millet eğer verdiği yetkiyi, Ya kusura bakmayın Sayın Özgür Özel böyle istiyor. Onun için gelin bunu böyle yapalım dediğimiz zaman millete karşı yapılmış bir yanlış olur. Milletin verdiği iradeye karşı yapılmış saygısızlık olur. Bunun için erken seçim bizim gündemimizde konusu değil diyerek yanıt verdi.

Kayyım atanacağını bildikleri isimleri aday gösterdiler
AKP Genel Başkan Vekili Mustafa Elitaş, Esenyurt Belediyesine yapılan başta olmak üzere DEM Partili belediyelere yapılan kayyım atamalarına dair değerlendirmelerde bulunarak CHP ve DEM Partiyi hedef aldı.

“Bakın şimdi PKK terör örgütü DEM Partinin beyin kodlarına girdiği için kendi iradesiyle değil, Kandilin talimatlarıyla hareket ettiğinden dolayı görevden alınacak, mahkumiyetleri kesinleşecek kişileri aday gösterttiler ve kayyım atanması uygun adayları tespit ettiler. Siyasi bir kaos ortaya çıkabilmek için Güneydoğudaki vatandaşlarımıza Bakın sizin iradenizle seçilen insanları görevden alıyor dediler. Hakkari ve diğerleri de aynı örnek.

31 Martya yapılan yerel seçimlerin ardından toplamda 1i CHP, 6sı DEM Parti belediyesi olmak üzere toplamda yedi belediye kayyım atandı.

İlk kayyım ataması, DEM Partinin Hakkari adayı olarak yüzde 48,92 oyla seçimi kazanan Mehmet Sıddık Akışa yapılmıştı.

Ardından 30 Ekimde CHPnin adayı olarak Esenyurt Belediye Başkanı olarak seçilen Ahmet Özer, PKK/KCK terör örgütü üyesi olmak suçlamasıyla tutuklandı. Esenyurt Belediyesi seçimlerin ardından kayyım atanan ikinci belediye oldu.

Bu olayı takiben 4 Kasımda DEM Parti yönetimindeki Mardin Büyükşehir Belediyesi, Batman Belediyesi ve Şanlıurfanın Halfeti belediye başkanlarının Pazartesi günü görevden uzaklaştırılarak yerlerine kayyım atanmasına karar verildi.

Son olarak ise 22 Kasımda İçişleri Bakanlığından yapılan açıklamada, Tunceli Belediye Başkanı Cevdet Konak ve Ovacık Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül’ün görevden uzaklaştırıldı ve yerlerine kayyım atandı.

Elitaş, Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özerin PKK/KCK terör örgütü üyesi olmak iddiasıyla tutuklanmasına ve yerine kayyım atanmasına ilişkin olarak sözlerine şöyle devam etti:

Mesela Esenyurtta önce CHPli bir aday vardı. O CHPli adayı çektiler bir şer ittifakıyla ortaya koydukları şimdiki şahsı [Ahmet Özeri] getirip Kandilin adayını CHPden aday gösterdiler. Olayın özü bu. Yani Hakkarideki adamla Esenyurttaki adamın bir farkı yok. Biri Cumhuriyet Halk Partisi şemsiyesi altında girmiş. Öbürü de DEM Parti şemsiyesi altında girmiş. Parti şemsiyesi değiştiği zaman terör örgütüyle irtibatı, iltisakı değişmiyor. Bunu bu şekilde değerlendirmek gerekir.

Elitaş, yerine kayyım atanan Ahmet Özer hakkında Cumhuriyet Halk Partisine sızdırılmış birisi derken, CHP Genel Başkan Yardımcısı Gül Çiftci, Euronews Türkçeye Salı günü verdiği demeçte, yerine kayyım atanan Ahmet Özere ilişkin olarak şunları demişti:

Ahmet Özer hiç DEM Parti üyesi olmadı. Biz kızıyla birlikte E-Devletini açtık, baktık. Özer 10-11 yıldır Cumhuriyet Halk Partisinin üyesi. Daha önce iki kere CHPden milletvekili aday adaylığı başvurusunda bulunmuş bir akademisyen. Ahmet Özer’in suçsuzluğu ortada. Ancak iktidar, bu gibi operasyonlarla CHP belediyelerinin başarılarını gölgelemek ve halkın iradesini hiçe saymak istiyor.

CHPnin böyle bir durumun olacağını bile bile siyasi ajitasyon yaptığını savunan Elitaş, Buradan rant elde etmeye çalışıyorlar. Bir taraftan Terörle mücadele edecekseniz desteğiz derken, öbür taraftan terör örgütünün tavsiye ettiği adayı kendi ambleminizle seçime sokarsanız bu ne perhiz, bu ne lahana turşusu derler.

AKP Genel Başkan Vekili Elitaş, Cumhuriyet Halk Partisi seçmenlerine hitaben partilerinin aday belirlemede yaptığı hataları iyi düşünmeleri gerektiğini ifade etti.

Yoksa Vay kayyım atandı, CHPli belediyelere şunlar oldu diye eylem yapmak bu millete karşı yapılmış büyük bir haksızlıktır, vefasızlıktır. Onun için ben Cumhuriyet Halk Partisinin yönetimine değil, oy veren vatandaşlarına seslenmek istiyorum. İyice araştırsınlar, incelesinler. Esenyurt Belediyesi için ilk adayı niye geri çektiler? Niye DEM Partinin veya Kandilin tavsiye ettiği birisini aday olarak gösterdiler? Sayın Özgür Özel de bunun olacağını biliyordu. Sorarlarsa dürüstse böyle olacağını söyler.

Elitaş, Türkiye’nin huzuru ve güvenliği için bu tür önlemlerin kaçınılmaz olduğunu söyleyerek, kayyım atamalarının yalnızca hukuki değil, ahlaki bir gereklilik olduğunu savundu.

Son güncelleme: 00:33 29.11.2024
SIRADAKİ HABER
Sayfa Başı