• Turkhane Logo

Ahmet Altan’dan mahkeme heyetine: “İmkansızı gerçekleştirmeye çalışmayın, fikirleri yargılamayın”

Ahmet Altan, Yargıtayın bozma kararının ardından SEGBİS ile bağlandığı davanın bugünkü duruşmasında mahkemeye adeta hukuk dersi verdi. “İmkansızı gerçekleştirmeye kalkmayın. Tavsiyem hukuka uymanız, fikirleri yargılamaya kalkmamanızdır” dedi.

17:43 08 Ekim 2019 Salı
Ahmet Altan’dan mahkeme heyetine: “İmkansızı gerçekleştirmeye çalışmayın, fikirleri yargılamayın”
Ahmet Altan, Yargıtayın bozma kararının ardından SEGBİS ile bağlandığı davanın bugünkü duruşmasında mahkemeye adeta hukuk dersi verdi. “İmkansızı gerçekleştirmeye kalkmayın. Tavsiyem hukuka uymanız, fikirleri yargılamaya kalkmamanızdır” dedi.





İstanbul 26. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya tutuklu olduğu Silivri Cezaevinden SEGBİS aracılığıyla katılan Altan, 2 sayfalık savunmasını okudu. Mahkeme Başkanının savunmasını Yargıtayın bozma kararıyla sınırlı tutması konusunda uyarması üzerine Altan, “Biz üç senedir sabırla bekliyoruz, ben de sizin biraz sabırlı olmanızı bekliyorum” dedi.


Altan’ın savunması şöyle: “Bu davanın başından beri bir imkansızı gerçekleştirmeye, fikirleri yargılamaya uğraşıyorsunuz. Bunu başarmak mümkün değildir. Fikirlerin sınırsızlığı yargının sınırlarının içine sığmaz çünkü. Fikirleri yargılamaya kalkışıp eylemle fikir arasındaki derin farklılığı yok farz ettiğinizde fikirleri sınırlı, yargıyı sınırsız hale getirirsiniz.

YARGI VE DEVLET ÇÖKER

Fikirlere sınır çizip, yargının sınırlarını sildiğinizde, olması gerekeni tam tersine çevirdiğinizde adalete ulaşma ihtimali kalmaz. Bugün Türkiye’de olduğu gibi yargı ve devlet çöker. Yargının sınırlarını hukuk belirler. Yargı bu sınırların dışına çıkıp fikirleri cezalandırmak istediğinde hukukla çatışır. Hukuksuz bir yargıyla karşılaşırız.

YARGININ HUKUKLA ÇATIŞMASI İNTİHAR OLUR

Yargının, varlık nedeni olan hukukla çatışması, kendi can damarlarını keserek intihar etmesi anlamına gelir. Üç yıldan beri ben karşımda intihar eden, kan revan içinde bir yargı görüyorum. Acıklı bir görüntü bu. Zaten bu görüntü yüzünden ben bütün bu süreç boyunca “sübliminal mesaj”, “manevi cebir”, “soyut tehdit” gibi hukukla ilgisiz tuhaf gerekçelerle karşılaşıyorum. Biz savunmalarımızda sürekli olarak hukuku hatırlatarak yargının bu kanlı intiharını, bu acıklı sonunu engellemeye, onu kurtarmaya uğraşıyoruz.

HUKUKA UYMANIZI TAVSİYE EDERİM

Eğer bu mahkeme bizim savunmalarımızı ciddiyetle dinleseydi AYM’nin kararına uymamak gibi vahim bir hataya sürüklenmez, kendi varlık nedeniyle çatışmazdı. Geçen hafta AYM’nin hakkında hak ihlali kararı verdiği Sırrı Süreyya Önder için aldığınız tahliye kararıyla 1.5 yıl önce yaptığınız vahim hatanın farkına vardığınızı görüyorum. Bu olumlu bir gelişme. Bir mahkemenin yapması gereken budur, yargı için hukukun çizdiği sınırları görmektir. Hukuk dışı nedenlerle karar vermemektir. Mahkemelerin yaptığı hataların hem bireylere hem yargıya hem de topluma verdiği zararları sanırım artık siz de görüyorsunuz. Bugün de size tavsiyem hukuka uymanız, fikirleri yargılamaya kalkmamanızdır. Bu tavsiyeye uyup uymamak sizin bileceğiniz iş. Hukuka uymamanın sonuçlarının pek parlak olmadığını sizin de yaşadığınız tecrübelerle gördüğünüzü umuyorum.”

Son güncelleme: 17:43 08.10.2019
SIRADAKİ HABER
Sayfa Başı