• Turkhane Logo

Ahmet Altan ve Nazlı Ilıcak cezaevinden çıktı

15 Temmuz darbe girişiminin ardından medyaya yönelik olarak düzenlenen operasyonlarda tutuklanan ve yaklaşık 3 yıldır cezaevinde bulunan Ahmet Altan ve Nazlı Ilıcak tahliye edildi.

01:28 05 Kasım 2019 Salı
Ahmet Altan ve Nazlı Ilıcak cezaevinden çıktı
15 Temmuz darbe girişiminin ardından medyaya yönelik olarak düzenlenen operasyonlarda tutuklanan ve yaklaşık 3 yıldır cezaevinde bulunan Ahmet Altan ve Nazlı Ilıcak tahliye edildi.

15 Temmuz darbeye teşebbüs soruşturması kapsamında gözaltına alınan ve 28 Temmuz 2016dan bu yana tutuklu bulunan gazeteci Nazlı Ilıcak cezaevinden çıktı.
Gazeteci Ahmet Altan, gazeteci Prof. Dr. Mehmet Altan ve gazeteci Nazlı Ilıcakın haklarında verilen ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasının Yargıtay tarafından bozulmasının ardından yapılan yeniden yargılamada Ahmet Altan “örgüte üye olmamakla birlikte bilerek yardım” suçundan 10 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırıldı, suçun niteliği ve tutuklulukta geçirdiği süre gözetilerek tahliyesine karar verildi. Nazlı Ilıcak “örgüte üye olmamakla birlikte bilerek yardım” suçundan 8 yıl 9 ay hapis cezasına çarptırıldı, suçun niteliği ve tutuklulukta geçirdiği süre gözetilerek adli kontrolle tahliyesine karar verildi. Mehmet Altanın ise beraatine hükmedildi.
data-cke-saved-src=https://www.hha.com.tr/images/manset_000552_nazli-ilicak-ve-ahmet-altana-tahliye-mehmet-altana-beraat.jpg???????

Bu kararın ardından Nazlı Ilıcak 1197 gün sonra Bakırköy Kadın Tutukevi’nden serbest bırakıldı. İşlemlerinin tamamlanmasının ardından saat 23.00 sıralarında cezaevinden çıkan Nazlı Ilıcak’ı, oğlu Mehmet Ali Ilıcak ile ağabeyi Ömer Çavuşoğlu’nun aralarında bulunduğu yakınları karşıladı.
AHMET ALTAN DA TAM 1138 GÜN SONRA CEZAEVİNDEN ÇIKTI
23 Eylül 2016dan bu yana tutuklu bulunan gazeteci-yazar Ahmet Altan, 138 gün sonra cezaevinden çıktı. 
Gazeteci Ahmet Altan, gazeteci Prof. Dr. Mehmet Altan ve gazeteci Nazlı Ilıcakın haklarında verilen ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasının Yargıtay tarafından bozulmasının ardından yapılan yeniden yargılamada Ahmet Altan “örgüte üye olmamakla birlikte bilerek yardım” suçundan 10 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırıldı, suçun niteliği ve tutuklulukta geçirdiği süre gözetilerek tahliyesine karar verildi. Nazlı Ilıcak “örgüte üye olmamakla birlikte bilerek yardım” suçundan 8 yıl 9 ay hapis cezasına çarptırıldı, suçun niteliği ve tutuklulukta geçirdiği süre gözetilerek adli kontrolle tahliyesine karar verildi. Mehmet Altanın ise beraatine hükmedildi. Bu kararın ardından Ahmet Altan 23 Eylül 2016dan bu yana tutuklu bulunduğu Silivri Cezaevinden tahliye edildi. Altanı çok sayıda yakını ve arkadaşı karşıladı. 
T24ten Elif Akgülün haberine göre Ahmet Altan tahliyesinin ardından yaptığı ilk açıklamada O kadar mutlu çıkamıyorsun. İçeride kalan çocuklar var, sevinemiyorsun. Bu şartlarda kalmak yolcu etmek daha iyi. Ben yolcu ettim, onlar için mutlu oluyorsun. Çocuklar suçsuzlar ve içeride kalıyorlar dedi.
Mehmet Altan: Kendi yaşadıklarımızı şimdi Ahmet Altan üzerinden yaşıyorum
Mehmet Altan, tahliye kararının ardından Silivri Cezaevi önünde T24’e yaptığı açıklamada “İnsanların özgürlüklerine kavuşması son derece mutlu eden bir gelişme. Özellikle kardeşiniz, özgürlüğe bu kadar uzun süreden sonra kavuşuyorsa bu insanı mutlu eden bir gelişme. Ama bu cezanın düzeleceğini, hukukun yerini bulacağını adaletin tecelli edeceğini düşünüyorum. Çünkü düşünce suçu gelişmiş ülkede olamaz. Hukuk devletinde olamaz. Ben de buradan 2018 Haziran’ın da beni bırakmışlardı. Kendi yaşadıklarımızı şimdi Ahmet Altan üzerinden yaşıyorum” dedi.
Altan Kardeşlerin avukatı Çalıkuşu: Bir darbe ortamının gerçekleşeceği biliyorsa sormak lazım; neden engellenmedi?
Mahkeme kararının ardından T24’ten Elif Akgüle konuşan Çalıkuşu “3 yıl 1 ay 27 gün boyunca tek bir suç vardı: Düşünce” sözlerini kullandı. Mahkeme kararında yer alan ifadelere tepki gösteren Çalıkuşu “Eğer ki devletin içine sızan unsurlar tarafından darbe olacağı bu kadar bilinen bir dönem ise, bu dönemi çok ciddi sorgulamak lazım” dedi.
Eski Emniyet Müdürü Hüseyin Çapkın’ın 2 yıl 1 ay hapis cezasına çarptırılmasına göndermede bulunan Çalıkuşu sözlerine şöyle devam etti:
“Devlet bir gazeteci yazar ile vücut bulmaz. Devlet İstanbul Valisi’yle vücut bulabilir, devlet İstanbul Emniyet Müdürü ile vücut bulabilir. örgüt içindeki hiyerarşik yapıya dahil olmamakla birlikte örgüte bilerek ve isteyerek yardım etme suçundan İstanbul Emniyet Müdürü ceza almıştır. Ama en asgari hadden ve iyi hal indirim ile ceza almıştır. Bir darbe ortamının gerçekleşeceği biliyorsa sormak lazım:
Bu neden engellenmedi? Engellenmediyse de, bundan ötürü birtakım cezalar veriliyor ise mahkemeler arasında böyle ciddi savrulmalar olamaz. En alt sınırdan ceza verilebiliyorsa devletin görünen yüzüne; bir düşünce adamı 1138 gündür cezaevinde tutulmaması gerekir.” 
Çalıkuşu, Mehmet Altan’a verilen beraat kararının ise Anayasa Mahkemesi kararına rağmen çok gecikerek verilmiş bir beraat kararı olduğunu vurguladı. TBMM avukatının Mehmet Altan konusunda Yargıtay kararına direnilmesi talebinde bulunduğunu hatırlayan Çalıkuşu “TBMM avukatı, kendi anayasasını yok sayacak bir beyanda bulunamaz” diye konuştu.

Son güncelleme: 01:28 05.11.2019
SIRADAKİ HABER
Sayfa Başı