Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), ByLock kullanımına dayalı mahkûmiyetlere ilişkin yeni bir adım attı. Mahkeme, her biri yaklaşık 400 dosyadan oluşan 12 ayrı grup halinde toplam 4.800 başvuruyu Türk Hükümeti’ne bildirdi.
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, iktidarın 15 Temmuz sonrası başlatılan hukuksuz nefret operasyonlarının önemli bir delili olarak ileri sürdüğü ByLock’u suç unsuru olarak görmüyor. Mağdurların açtığı davalarda AİHM dosyaları artık çoklu gruplar halinde Türkiye’ye gönderiyor.
Son gelişmeyi Avukat Kadir Öztürk sosyal medya hesabından duyurdu. AİHM her biri yaklaşık 400 dosyadan oluşan 12 ayrı grup halinde toplam 4.800 başvuruyu Türk Hükümeti’ne bildirdi.
Öztürk’ün verdiği bilgilere göre bu gelişme, AİHM’in Yalçınkaya [GK] ve Demirhan kararlarının ardından, kanunilik (AİHS m. 7) ve adil yargılanma hakkı (AİHS m. 6) ilkeleri konusundaki içtihadını sürdürdüğünü gösteriyor.
AİHM’in bu büyüklükte bir dosya grubunu tek dalgada hükümete iletmesi, ByLock verilerinin tek veya başlıca delil olarak kullanılmasının yeterli ve güvenilir kanıt oluşturmadığı yönündeki yapısal sorunlara dikkat çekiyor.
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi tarihinde ilk kez bu ölçekte bir dosya toplu olarak tebliğ edilirken, uzmanlar bunun Mahkeme’nin olağanüstü hal dönemi uygulamaları ve KHK ile ihraçlara ilişkin başvuruları sonuçlandırma konusundaki kararlılığını gösterdiğini belirtiyor.
Mevcut verilere göre, AİHM’e yapılan ByLock başvurularının yaklaşık yarısı henüz değerlendirme aşamasında. Diğer dosyaların da önümüzdeki yıl içinde kademeli olarak hükümete iletilmesi bekleniyor. Süreç, Mahkeme’nin eComms adlı elektronik iletişim sistemi üzerinden yürütülüyor.