Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Irak Başbakanı Haydar el-İbadi’yi kabul etti. Musul petrolü IKBY yönetiminde iken Barzaniye Değerli kardeşim diyen ve İbadiye Kalitemde değilsin diyen Erdoğan, Musul petrolü Bağdat yönetimine geçince bu kez de bir yıl önce Kalitemde değilsin dediği İbadiye Değerli kardeşim diye hitap etti.Irak Başbakanı Haydar el-İbadi’nin Ankara ziyaretinde ilk durağı Cumhurbaşkanlığı Sarayı oldu. El-İbadi’nin Ankara ziyaretinde görüşülecek en önemli gündem maddesi Kuzey Irak’ta yapılan bağımsızlık referandumu olacak. Alınan tedbirler masaya yatırılacak ve izlenecek yol haritası üzerinde görüşülecek. Özellikle Türkmenlerin durumu ile ilgili Türkiye’nin hassasiyetleri üzerinde durulacağı belirtiliyor.
İbadi, Erdoğanın ardından Başbakan Binali Yıldırım ile görüşecek.
Heyetler arası toplantıda Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak, Kalkınma Bakanı Lütfi Elvan, Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, MİT Müsteşarı Hakan Fidan ile diğer yetkililer hazır bulundu.
1 YIL ÖNCE REST ÇEKMİŞTİ
Cumhurbaşkanı Erdoğan geçtiğimiz yıl Ekim ayında, Musul operasyonu konusunda Irak Başbakanı Haydar El İbadiye çok ağır ifadeler kullanmıştı.
İstanbulda 9. Avrasya İslam Şurasının açılışında konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Irak Başbakanı İbadiye Şahsıma hakaretler ediyor, sen benim zaten muhatabım değilsin, seviyemde değilsin, kıratımda değilsin, kalitemde değilsin.Iraktan senin bağırman çağırman bizim için hiç de önemli değil, biz bildiğimizi okuyacağız, bunu böyle bilesin. Kim bu? Irakın Başbakanı. Önce haddini bil... ifadelerini kullanmıştı.
Cumhurbaşkanı Erdoğanın bu sözleri, iktidara yakın gazetelerin manşetlerini süslemişti.
ORTAK AÇIKLAMADA DEĞERLİ KARDEŞİM DEDİ
AKPli Cumhurbaşkanı Erdoğan, Irak Başbakanı Haydar El İbadi ile görüşmesinin ardından Cumhurbaşkanlığı Sarayında ortak basın toplantısı düzenledi.
Erdoğanın konuşmasının satır başları şöyle:
Başından itibaren Irakın toprak bütünlüğünden yana olduk. Arada yaptığımız bazı uyarılara rağmen, karşılık alamayınca bazı yaptırım kararları almak zorunda kaldık. Şu anda olumlu bir noktaya geliyoruz. Geldiğimize inanıyoruz. Şu anda Irak ile aramızda ticaret hacmimiz yaklaşık 9 milyar dolar. Zira biz her yönüyle bizim komşuluk bağlarımız ileri. Aynı medeniyet değerlerini taşıyan iki ülkeyiz. Ne yazık ki çok ağır darbeler yedi Irak. Özellikle Musulun geldiği konum ortada. Kerkük öyle, Telafer öyle... Aynı şeyleri Ambarlıda da yaşadık. DEAŞ denilen terör örgütü tüm buraları yerle bir etti. Tabi merkezi yönetim kararlı, attığı son adımlarla DEAŞ denilen bu törerör örgütünden ülkeyi neredeyse temizlemiş durumda. İnanıyorum ki bu kalan DEAŞ terör örgütü de temizlenecektir. Bu durumu fırsat gören PKKnın Irakta yapılanmasının olduğunu biliyoruz. Kandil gibi Sincarda da PKKnın varlığı söz konusu. Tüm buralarda da ortak mücadeleye varız. Bölgenin huzuru ve barışı için atılması gereken adımları atacağız. Petrol boru hattının çalıştırılmasında da her türlü desteği vermeye açığız. Her şey bu mutabakat içerisinde yürüyecektir. Merkezi yönetim endeksli olarak bu adımlar atılacaktır. Ben değerli kardeşime ve heyetine ülkemize hoş geldiğiz diyorum. Tüm Irak halkına selamlarımızı iletmelerini istiyorum.
TOPRAKLARIMIZI BÖLMEK İSTEDİLER
Erdoğanın ardından konuşan Irak Başbakanı İbadi şunları söyledi:
Sayın Cumhurbaşkanı ve çok değerli medya mensupları biz buraya iki kardeş ülke olarak ilişkilerimizi geliştirmek için bir araya gelmiş bulunuyoruz. Artık bu sıkıntıların aşılması için gerekli zamanın geldiğini düşünüyoruz. Şüphesiz politikamızın bir parçası da terörle mücadeledir. Şüphesiz ortak mücadeleyi önemsiyoruz. Allaha şükürler olsun Iraklı güvenlik güçlerimizle DEAŞı temizliyoruz. DEAŞa karşı zafer kazandık. Bu coğrafyadaki sorunların çözümünün zamanı geldi.
Malesef referandumla bazıları topraklarımızı parçalamak ve sınırlarımızı yeniden belirlemek istediler. Biz Irak güvenlik güçlerine çok net bir talimat verdik: Hiçbir şekilde vatandaşlara zarar vermeyeceksiniz. Kan akmayacak.
Bizden umut bekleyen gençlerimize umut olmak durumundayız. Umut olmadığımız zaman malesef teröre bulaşıyorlar. Bölgemizde toplumlarımızın yüzde 60nı oluşturan gençlerimize iş imkanı bulmalıyız. O teröristler malesef bizim dinimize çok zarar verdiler.
Cumhuriyet
