• Turkhane Logo

"Ekonomi yavaşladıkça mültecilere tavır sertleşiyor"

İngiltere'de yayımlanan haftalık The Economist dergisi son sayısında, Türkiye'de ekonomi yavaşladıkça Suriyeli mültecilere yönelik tavrın da sertleştiğini yazdı. Dergi, "Türklerin çoğu Suriyeli mültecilerin geri dönmelerini istiyor" diyor.

11:36 26 Nisan 2019 Cuma
İngiltere'de yayımlanan haftalık The Economist dergisi son sayısında, Türkiye'de ekonomi yavaşladıkça Suriyeli mültecilere yönelik tavrın da sertleştiğini yazdı. Dergi, "Türklerin çoğu Suriyeli mültecilerin geri dönmelerini istiyor" diyor.

İngilterede yayımlanan haftalık The Economist dergisi son sayısında, Türkiyede ekonomi yavaşladıkça Suriyeli mültecilere yönelik tavrın da sertleştiğini yazdı. Dergi, Türklerin çoğu Suriyeli mültecilerin geri dönmelerini istiyor diyor.

Mersinden kaleme alınan yazı, Büyükşehir Belediye Başkanı seçilen Vahap Seçerin seçim kampanyası sırasında yaptırdığı bir anketin sonuçlarının hatırlatılmasıyla başlıyor.

Seçer internet üzerinden seçmenlere, kendilerini en çok kaygılandıran konunun ne olduğunu sormuş.


Ankete katılanlardan yüzde 66sı bu soruya, Suriyeliler yanıtını vermiş.

Yazıda Türkiyenin 3 milyon 600 bin mülteciye muamelesi nedeniyle övüldüğünü ancak mültecilere yönelik hıncın arttığı vurgulanıyor.

Muhalif siyasetçilerin de düzenli olarak mülteci kartını oynadıkları yorumu yapılıyor, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşenerin Suriyelileri geri göndereceğiz dediği hatırlatılıyor.

Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Seçer: Suriyeliler gizlice çalışıyor

The Economistteki yazıdan bazı satırlar şöyle:

AK Parti lideri ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, mültecilerin çoğu için bir kahraman. Ancak o bile mültecilerin artık kabak tadı verdiği görüşünde. AK Partinin İstanbulda seçimleri (resmi olmayan sonuçlara göre) kaybeden adayı, eski Başbakan (Binali Yıldırım) bile kampanyasında, kamu düzeni ve güvenliği için tehdit oluşturan Suriyelileri kulaklarından tutarak sınırdışı edeceği uyarısında bulundu.

Geçen yıl yapılan bir çalışmada Türklerin yüzde 86sının hükümetten mültecileri Suriyeye göndermesini istediğini gösterdi. Mersinin eski kent merkezinde kuyumcu dükkanı işleten Ayhan, Erdoğan gerçek bir Müslüman ve insanlık adına kapılarımızı açtı, doğru olan da buydu. Ancak bir yere misafir olarak geldiğinizde 3-5 yıl içinde ayrılmaya başlamalısınız diyor.

Mersinde Suriyeliler nüfusun yüzde 10dan fazlasını oluşturuyor. Halk onların maaşları düşürdüklerinden, kiraları yükselttiklerinden ve vergi ödemekten kaçındıklarından şikayetçi.

Türkiyede işsizlik oranı yüzde 15e ulaştı ve son 10 yılın en yüksek düzeyine çıktı. Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, Vatandaşlarımız iş bulamıyor ancak Suriyeliler gizlice çalışıyor, dükkanlarını tescil ettirmiyor, bunlar da halkı öfkelendiriyor diyor.

Türkiyenin mülteci politikası daha fazla sürdürülemez uyarısı

Türkler ve Suriyeliler arasında bugüne kadar çok nadir şiddet olayları yaşandı. Ancak uzmanlar, Türkiyenin mülteci politikasının daha fazla sürdürülemeyeceği uyarısında bulunuyor. Hükümet 2011den bu yana Suriyeliler için yaklaşık 37 milyar dolar harcadığını iddia ediyor. Bu biraz abartılı bir rakam olabilir ancak Türkiyenin Suriyeliler için herhangi bir Avrupa ülkesinden çok daha fazlasını yaptığı inkar edilemez.

İltica ve Göç Araştırma Merkezi Başkanı Metin Çorabatır, Türkiyenin şimdi bir sonraki adımı atması ve Suriyelilere resmen mülteci statüsü vermesi gerektiğini söylüyor. Çorabatıra göre Türkiye, gelecekte onların entegrasyonu ve kamuoyunda farkındalık oluşturmaya yönelik programlar için daha fazla yatırım yapmalı.

Sayın Erdoğanın hükümeti Suriyelilerin nihayetinde gönüllü olarak ülkelerine döneceği görüşündeydi. Ancak yapılan çalışmalar onların çoğunun bunu yapmak istemediklerini gösteriyor.

Eski bir avukat olan ve Suriyede rejim güçlerinin mahallesini bombalamaya başlaması sonrası 5 yıl önce memleketi Halepten kaçan Firas Fanari bu kişilerden biri. Mersindeki apartmanında arada kahve ve sigara içip bisküvi yerken, Sarhoş bir asker kontrol noktasında kızımı kaçırmaya çalıştı. Suriyenin o an benim için bittiğine karar verdim diyor. Kızı şimdi Mersinde okuyor. İstanbulda bir okulda işletme dalında yüksek lisans yapmak istiyor. Eşi bir pastane açmak istiyor. Küçük oğlu ise Türkçeyi Arapçadan daha iyi konuşuyor. Biz artık Türküz sadece doğru evraklara sahip değiliz diyor.

Son güncelleme: 11:36 26.04.2019
SIRADAKİ HABER
Sayfa Başı