• Turkhane Logo

Türkiye bağlantılı kara para aklama vakaları neden patladı?

Alman basınında son dönemde Türkiye bağlantılı altın kaçakçılığı ve kayıt dışı para transferi iddiaları dikkat çekiyor. Peki gerçekten bir artış söz konusu mu?

08:44 22 Nisan 2024 Pazartesi
Türkiye bağlantılı kara para aklama vakaları neden patladı?
Alman basınında son dönemde Türkiye bağlantılı altın kaçakçılığı ve kayıt dışı para transferi iddiaları dikkat çekiyor. Peki gerçekten bir artış söz konusu mu?

Almanyada emniyet birimleri son dönemde sıklıkla Türkiye bağlantılı para ve altın ele geçirildiğine dair basın açıklamaları yapıyor.
DWden Elmas Topcunun haberine göre, Federal sisteme sahip Almanyada Saar ve Rheinland-Pfalz eyalet emniyet teşkilatları ile Hessen eyaleti sınırlarında bulunan Frankfurt Gümrük Teşkilatının geçen ay sonunda duyurduğu vaka da bunlardan biri.

Açıklamada 2023 sonunda yakalanan 43 yaşındaki bir şüpheliye Türkiye bağlantılı altın kaçakçılığı ve kara para aklama suçlaması yöneltildi ve bu kapsamda beş konut ve işyerinde aramalar yapıldığı, ayrıca çok sayıda belge ve kamera kaydı ele geçirildiği belirtildi. İddiaya göre 43 yaşındaki zanlı yıllarca Almanyadan temin ettiği yüksek miktardaki kaynağı belirsiz altın ve nakit parayı Türkiyeye soktu. Kimi zaman götürdüğü altın değerindeki takıyı da aynı gün Türkiyeden çıkararak Almanyaya tekrar geri döndü. Soruşturmaya göre şüpheli, getirip götürdüğü altın ve nakit paranın kaynağını gizlemek amacıyla da sadece kağıt üzerinde kayıtlı şirketler kurdu ve çift haneli orta seviyede milyonlarca euroluk kaçakçılık yaptı.

Frankfurt Gümrüğü Basın Sözcüsü Carina Orth, söz konusu altın ve nakit paranın kaynağının tespit edilememesi nedeniyle kriminal yollardan edinilmiş kazanç olması ihtimali üzerinde durulduğunu açıkladı.Verilen bilgiye göre şüpheli Türkiye vatandaşına dair soruşturma, şüpheli para transferlerinin Almanya Gümrük Direktörlüğü çatısı altındaki Mali İstihbarat Birimine (FIU) bildirilmesiyle başladı. Zanlının para hareketliliğini analiz eden FUI, Prüm kentinde Ekim 2023te yapılan aramada yanında kaynağı belirsiz 19 kilogram altın ve 522 bin euro nakit para ile bir adet silah saptadı.

Olaydan sorumlu Saarbrücken Savcılığı, söz konusu zanlı ve işbirlikçilerinin sayısına, kaç yıldır kaçakçılık yapıldığı veya kara para aklandığına ilişkin sorular yönelten DW Türkçeye olayla ilgili Mayıs ayından önce yanıt veremeyeceğini iletti.

Türkiyeye giden çiftin aracında 50 kg altın
Yine geçen Ekim ayında Bavyera Eyaleti sınırlarındaki A3 otoyolu üzerindeki bir dinlenme tesisinde Deggendorf Trafik Polisinin şüphe üzerine bir araçta yaptığı kontrolde Dortmundtan Türkiyeye gittiğini beyan eden 60 yaşındaki bir erkek ile 42 yaşındaki bir kadının aracında gizli bölmelere saklanmış ve o zamanki değeri 3 milyon civarında olan 50 kilogram altın ile 500 bin euro ele geçirildiği duyuruldu. Çiftin altın ve paranın kaynağına dair beyanda bulunmaması nedeniyle polis kara para aklama şüphesiyle soruşturma başlattı, altın ve paraya da geçici olarak el koydu.  

Aralık ayı sonunda ise Münih Havalimanından İstanbula uçmak isteyen İran kökenli bir Alman yolcunun verdiği bagajlardaki taramada şüphelenen gümrük yetkilileri 1 milyon 400 bin euro nakit para tespit etti. 44 yaşındaki yolcu paranın kaynağına dair bilgi vermeyi reddetti, hakkında kara para aklama şüphesiyle soruşturma başlatıldı.

Kara para aklama ve terör finansmanı vakaları
Peki Almanyada son aylarda kamuoyuna sıklıkla yansıyan bu tür olaylar Türkiye bağlantılı kara para aklama vakalarındaki gerçekten artışa mı işaret ediyor?

Federal sisteme sahip Almanyada bu vakaların toplandığı tek bir merkezi birim bulunmaması sebebiyle bu soruya yanıt bulmak zor.

Havalimanları ile sınırlardaki denetimler gümrük birimlerince yürütülürken araçla Türkiyeye seyahat edenlere yönelik otoyollarda tesadüfi veya şüphe üzerine yapılan aramalar ise çoğunlukla eyalet emniyet teşkilatları ile trafik polisleri tarafından yapılıyor. Şüpheli transaksiyonlar ise bankalar, kredi kuruluşları, sigortalar, emlak şirketleri gibi para, varlık ve kripto değer transferi alanında faaliyet yürüten kuruluşların şüpheli transfer olarak bildirimiyle Mali İstihbarat Birimi (FIU) tarafından analiz edilip sorumlu savcılık ya da istihbaratlara aktarılıyor.

DW Türkçenin Gümrük Genel Direktörülüğünden aldığı bilgiler artış olduğu izlenimini doğruluyor.

Buna göre göre pandemi kısıtlamalarının damgasını vurduğu 2020de çoğu havalimanlarında olmak üzere Türkiyeden Almanyaya girişte kara para aklama şüphesi ile kayda geçen 13 vaka bulunuyor. Bu vakalarda tespit edilen para veya altın miktarı 1 milyon 300 bin değerinde. Yine 2020de Almanyadan Türkiyeye gidenlere yönelik aramalarda 158 şüpheli vakada 8 milyon 900 bin euro nakit para ele geçirildiği belirtiliyor.

Pandemi kısıtlamalarının sürdüğü 2021de ise Türkiyeden Almanyaya seyahatlerde de 24 şüpheli vaka kayda geçerken bunlarla birlikte tespit edilen nakit para ve altın miktarı 1 milyon 500 bin oldu. Aynı yıl Almanyadan Türkiyeye seyahatlerde saptanan şüpheli 200 vakada tespit edilen peşin para ve altın miktarı da 4 milyon 900 bin euro olarak tespit edildi.

2022 yılında ise Türkiyeden Almanyaya dönüşlerde 25 şüpheli olay kayda geçerken saptanan peşin para ve altın miktarının gerilediği ve 1 milyon euro olduğu görüldü. Almanyadan Türkiyeye gidişlerde de 172 şüpheli vakada 5 milyon 100 bin saptandı.

Mali İstihbarat Birimi raporlarında Türkiye
Almanyada kara para aklama, terör finansmanı veya yaptırımların delinmesi gibi konuları para ve varlık transferlerinde takip eden kurum 2001 yılında kurulan Mali İstihbarat Birimi (FIU). Kurum, bankaların, sigortaların, emlak şirketleri ve benzeri finans kuruluşlarının şüpheli ibaresiyle bildirmekle yükümlü olduğu vakaları analiz ediyor. İnceleme sonucunda şüphenin güçlenmesi halinde FIU dosyayı ya sorumlu savcılıklara ya da istihbarat birimlerine aktarıyor.

FIUnun 2018 yılından itibaren yayınladığı yıllık raporlarda da Türkiye bağlantılı şüpheli olayların yüksekliği dikkat çekiyor.

FIUya 2018de şüpheli ibaresiyle toplam 315 bin bildirim yapılırken yurt dışından Almanyaya şüpheli finans hareketliliğinde Türkiye 2 bin 400 ile Fransanın ardından ikinci sırada yer aldı.

Almanyadan yurt dışına yapılan 113 bin şüpheli transaksiyondan ise 27 bini Türkiyeye yapıldı ve yurt dışına şüpheli transferlerde Türkiye birinci ülke oldu.

Mali istihbaratın 2019 raporunda da şüpheli bildirimler artarak 355 bine yükseldiği, yurt dışından Almanyaya yapılan şüpheli transaksiyonlarda Türkiyenin dört sıra gerilediği ve altıncı olduğu görülüyor. Almanyadan yurt dışına şüpheli işlemlerde ise 25 bin ile yine ilk sırada yer aldı.

Pandeminin damgasını vurduğu ve seyahetlerin hemen hemen durduğu 2020de şüpheli olarak Almanyaya başka ülkeden yapılan 43 bin transaksiyon tespit edildi. Bunlarda başı Fransa ve Hollanda çekerken onları Türkiye takip etti. Almanyadan yurt dışına yapılan şüpheli işlemlerde ise yüzde 44 artış kaydedildiği görüldü. Yapılan 133 bin şüpheli transaksiyondan 26 bini Türkiyeye oldu ve bu sayı ile Türkiye şüpheli hareketlilikte yine başı çekti.

FIUye 2021de iletilen şüpheli transaksiyonlarda patlama yaşandı ve 958 bin olarak kayda geçti. Bunlardan 104 bini yurt dışından Almanyaya yapılırken Türkiye, Hollanda, İsviçre, Fransa ve İngilterenin ardında yer aldı. Almanyadan yurt dışına yapılan transaksiyonlarda da yüzde 52 gibi rekor bir artış meydana geldi ve toplamda 203 bine ulaştı. Türkiye 2021de de 29 bin şüpheli işlemle yine birinci sıradaki yerini korudu.

2022de kara para aklama, terör finansmanı veya yaptırımların delinmesine yönelik FIUya bildirilen işlem sayısı 1 milyon 136 bin oldu. Bunlardan 123 binini yurt dışından Almanyaya yapılan şüpheli işlemler oluşturdu. Türkiye 2022de yine Batı Avrupa ülkelerinin ardında yer alırken yurt dışına şüpheli işlemlerde ilk sırasını korudu.

Şüpheli transaksiyon ile ne kastediliyor?
FIUnun raporlarında kara para aklama veya terör finansmanı gibi olaylara dair anonimleştirilmiş somut örnekler de yer alıyor. 2022 yılı raporunda yer alan bir örnekte, Türkiyede ikamet eden bir vatandaşın Almanya seyahati sırasında elindeki 25 bin euro banknotu çevirmek üzere bir bankaya başvurduğu, bankanın seri numaralardan şüphelenip FIUya bildirim yapması sonucu yapılan incelemede Türkiyede ikamet eden kişinin elindeki banknotların 2017de Libya Merkez Bankasının Bingazi şubesinin talan edilmesi sırasında çalınan milyonlarca euro banknottan olduğu saptandı. Parayı başka dövize çevirmek isteyen şahsın beyanatının kendi birikimi/tasarrufu şeklinde olduğu bildirildi.

FIU, 2014 yılından beri IŞİDin Libya Merkez Bankasına saldırısı ile çalınan paraları farklı aracılar üzerinden Avrupada değiştirmeyi denediğini, böylece temiz euro banknotlarla kendine finansman yaratmaya kalkıştığını rapor ediyor. Paranın nasıl Türkiye ikametlli kişinin eline geçtiğinin ise aydınlatılamadığı bildiriliyor.

IŞİD finansmanı
Son aylarda Türk vatandaşları veya Türkiye kökenlilerin adının sık geçtiği bir diğer konu da doğrudan terör finansmanı davaları. FIUnun 2021 raporunda örnek gösterdiği anonim bir şüpheli para transferi vakası bunun boyutlarını ortaya koyuyor.

Raporda verilen örnekte, Almanyada kayıtlı bir derneğin Türkiyede bir hesaba beş haneli bir meblağ havale ettiği, havalenin yapıldığı Türkiyedeki hesabın Almanyada kapatılmasına yönelik hakkında dava süren ve Federal Başsavcılığın terör finansmanı şüphesiyle de soruşturma yürüttüğü selefi bir derneğe ait olduğunun saptandığı belirtiliyor. FIUnun incelemesi üzerine 320 bin euro bulunan derneğin hesapları acilen dondurulurken soruşturma sırasında toplamda 600 bin euro varlığa el konduğu bildirildi.

Son güncelleme: 08:44 22.04.2024
SIRADAKİ HABER
Sayfa Başı