BirGünden Hüseyin Şimşekin haberine göre, İktidarın kötü ekonomi yönetimi karşısında tükenen yurttaşlara, bir kötü haber de Merkez Bankası (MB) Başkanı Şahap Kavcıoğlu’ndan geldi. Kavcıoğlu, daha önce yüzde 23,2 olarak açıklanan yıl sonu enflasyon beklentisinin yüzde 42,8’e yükseldiğini açıkladı. Buna rağmen enflasyonun kademeli olarak azalacağını öne süren Kavcıoğlu, yaptığı açıklamada, “Enflasyon tahmin aralığımızın orta noktaları 2022 sonunda yüzde 42,8, 2023 sonunda yüzde 12,9 ve 2024 sonunda yüzde 8,3 seviyelerine tekabül etmektedir” dedi. IMF’nin 2022 beklentisine göre ise enflasyon yıl sonunda yüzde 60,5 olacak. Politika faizini yüzde 14’te tutmakta ısrar eden Saray yönetimi, düşük faizli kredi imkanıyla halktan aldığını yandaşlara aktarmaya hız verdi. Saray’ın ve iktidarın ekonomi kurmaylarının “Faiz sebep, enflasyon sonuç” sözleriyle hareket ettiğini ancak faizlerde yaşanan düşüşe rağmen enflasyondaki yükselişin önlenemediğini bildiren muhalefet temsilcileri, AKP’nin iktidardan ayrılmaması durumunda enflasyondaki yükselmenin önüne geçilemeyeceğini bildirdi.
MB TAHMİNLERİ CİDDİYE ALINAMAZ
MB’nin açıkladığı enflasyon rakamlarının günlük hayatta bir karşılığı olmadığını, yurttaşların yüzde 120’lere varan enflasyonla karşı karşıya kaldığını ifade eden CHP Ekonomi Politikalarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Fait Öztrak, “Saray talimatıyla ve ‘Faiz sebep, enflasyon sonuç’ safsatasıyla yürütülen para politikası sürdürülebilir değildir. Bu para politikasıyla, enflasyonla mücadelede eli kolu bağlanan MB’nin enflasyon tahminlerini ciddiye almak da mümkün değildir” dedi. MB’nin sene sonu için yaptığı yüzde 42,8’lik enflasyon tahmininin “iyimser” bir tahmin olduğunu vurgulayan CHP Sözcüsü Öztrak, şöyle devam etti: “Bu kafa değişmedikçe yıl sonunda yüzde 50 ve üstü enflasyon kaçınılmazdır. 128 milyar doları buharlaştırılmış, rezerv kolu kesilmiş, faiz kolu arkasından bağlanmış MB yaşananları sadece izlemektedir. Kavcıoğlu’nun enflasyonun dünyadaki gelişmelerden kaynaklandığı yönündeki açıklamaları da bir anlam taşımamaktadır. Nitekim, bu yılın mart ayı itibarıyla, üyesi olduğumuz OECD enflasyon ortalama yüzde 7,7 iken, Türkiye’de yüzde 61’dir. OECD’de gıda enflasyonu yüzde 8,7 iken Türkiye’de yüzde 70,3’tür. Enerji enflasyonu yüzde 26,6 iken Türkiye’de yüzde 120,9’dur. Türkiye, dünya enflasyon liginde ise tüm ülkeler arasında altıncı sıradadır. Yaşadığımız olağanüstü hayat pahalılığının sadece dörtte biri dışarıdaki gelişmelerden kaynaklanmaktadır. Kalanı, Saray hükümetinin milletimizin sırtına yüklediği yüktür.”
SOKAĞIN ENFLASYONU YÜZDE 100ÜN ÜZERİNDE
HDP Ekonomi Komisyonundan Sorumlu Eş Genel Başkan Yardımcısı Garo Paylan da gerçek enflasyonun MB’nin açıkladığı tahminlerin çok üstünde olduğunu söyleyerek, “Sokağın enflasyonu yüzde 100ün üzerine çıktı. Hala enflasyonun düşeceğini iddia ediyorlar. Bu beyhude bir çabadır. Yüzde 42’lik rakam da tutmayacak. Ya enflasyon mağdurlarının gelirini artıracaksınız ya da rasyonel politikalarla fiyat istikrarını sağlayacaksınız. Sorun ancak böyle çözülür. Kamu kaynakları, bir avuç yandaşı zenginleştiren politikalar için peşkeş çekildiğinden bu sonuçlar son derece normaldir. Enflasyon en adaletsiz vergidir. Bu vergi, yoksulu daha da yoksul yapmaktan başka bir işe yaramayacaktır. İktidar değişmedikçe bu gibi sonuçlarla karşılaşmaya devam edeceğiz” diye konuştu.
MB’NİN TAHMİNİ YİNE TUTMAYACAK
MB’nin 2022 yılı sonu enflasyon beklentisini iktisatçılar da değerlendirdi. Prof. Dr. Taner Berksoy, “Enflasyon yüzde 61 iken faizin hala yüzde 14’te tutulması yanlış. Enflasyon ve faiz oranları bu kadar sık oynamaz. Biz de bir program dahilinde hareket etmediğimiz için enflasyon düşse düşse yüzde 60’tan yüzde 59’a düşer” dedi. Hazine ve Maliye Bakanı’nın yeni teşvik paketinde faizi yüzde 9’a kadar düşüreceklerine dair açıklamasının servet transferine alan açacağı iddialarıyla ilgili olarak da konuşan Berksoy, “Son dönemin ekonomi algısı ve yönetimi bunun üzerine kurulu. Küçüklerden büyüklere bir servet transferi söz konusu. Bu durumu ekonomi mantığı içinde anlamak biraz zor açıkçası” ifadelerini kullandı. Berksoy, “Yıl sonuna gelindiğinde yüksek enflasyon yurttaşın cebini nasıl etkileyecek?” sorusuna ise “Halk şu an kendi içinde yaşıyor sıkıntısını. Ekonomi bir süre daha böyle ilerlerse gerçek bir tepki oluşur. 90’lı yıllarda yine benzer siyasi bir karışıklık olmuştu. Dolayısıyla benim tahminim bu durumun doğrudan doğruya siyasete yansıması olacaktır” cevabını verdi.
Eski Ziraat Bankası Genel Müdür Yardımcısı Şenol Babuşcu ise yıl sonu beklentisinin yüzde 42,8 olarak açıklanmasıyla ilgili “MB’nin 27 Ocak 2022’de açıkladığı enflasyon oranına üç ayda zaten ulaştık. Yine iyimser bir tahmin yaptılar. Yıl sonu enflasyonunun yüzde 42,8 olması imkansız. Enflasyon yıl sonunda minimum yüzde 50-55 civarı olacak” dedi. Enflasyon bu denli yüksekken faizi yüzde 14’te tutmanın inat etmekten başka bir anlama gelmediğini kaydeden Babuşçu, “Bu tutum kredi kullanan iş insanlarına, holdinglere doğru bir kaynak transferi, rant aktarımıdır” dedi. Babuşçu son olarak hükümet cephesinden gelen önümüzdeki sene enflasyonun düşeceğine dair iddialar hakkına ise “Bu şekilde giderlerse düşeceğine ihtimal vermiyorum. Ama eğer iktisat kitaplarında yazanları uygulamaya başlarlarsa bir miktar düşebilir. Ama yazılanları yapsalar dahi önümüzdeki sene yüzde 30’un altında enflasyon beklemiyorum” şeklinde konuştu.
