• Turkhane Logo

Dünyaca ünlü ekonomistten Türkiye yorumu: Gelmek istemiyorlar

Türkiye’nin yabancı sermayeye güven vermesi gerektiğini dile getiren Profesör Daron Acemoğlu, “Büyüme için yabancı sermayeye ihtiyaç var. Sermayenin yüksek teknolojiyle ve düşük faizle gelebilmesi lazım. Güvensizlik olursa olmaz” dedi.

17:13 23 Aralık 2019 Pazartesi
Dünyaca ünlü ekonomistten Türkiye yorumu: Gelmek istemiyorlar
Türkiye’nin yabancı sermayeye güven vermesi gerektiğini dile getiren Profesör Daron Acemoğlu, “Büyüme için yabancı sermayeye ihtiyaç var. Sermayenin yüksek teknolojiyle ve düşük faizle gelebilmesi lazım. Güvensizlik olursa olmaz” dedi.

Türkiye Sosyal Ekonomik Siyasal Araştırmalar Vakfı TÜSESin davetlisi olarak Türkiyeye gelen Acemoğlu, Sözcüden Özlem Gürsese verdiği röportajda Türk ekonomisinin içinde bulunduğu duruma dair ışık tuttu.
– Yabancı sermayenin Türkiye algısı ne?

-Bugünlerde yabancı sermaye Türkiyeye gelmek bile istemiyor. Türkiyenin yabancı sermayeye güven vermesi lazım. Üstelik büyümeyi yeniden yapılandırmak için de yabancı sermayeye ihtiyaç var. Yabancı sermayenin yüksek teknolojiyle ve düşük faizlerle gelebilmesi lazım. Güvensizlik olursa bu olmaz. Ama eğer yeni bir hükümetle yeni bir yön seçilirse, dış piyasa buna hem güvenle hem de iyimserlikle dönecek ve bakacaktır. Asıl zor olan, ülkedeki “iç güvensizlik” duygusu. O çok daha zor…
‘KOLAY DEĞİL
– Ne demek o?
-Son 10 senede yapılan baskı, yanlış hareketler, yolsuzluklar insanların “iç güvenini” kırdı. O kolay kolay tamir olur mu, işte ona emin değilim… Umudum şu ki, hâlâ siyasal olarak, ekonomik olarak, kurumsal olarak doğrulara giden bir hükümetin çevresinde insanlar destek verecekler… Ve iş dünyası da güvenle yatırıma, teknolojiye dönecek…  Umudum var, ama içerideki güveni bilemiyorum…

Başkanlık sistemi parlamentoya dönmeli

– Başkanlık seçiminin güçlü tezi “hızlı karar alarak büyük Türkiyeyi kuracağız” idi…
-Başkanlık seçimi bu benim anlattığım sürecin devamından başka bir şey değil. Demokrasinin zayıflaması, denetimin azalması, baskının artması, sivil toplumun susturulması, gazetecilerin hapse gitmesi, bunların hepsi başkanlık seçiminden önce olan şeyler… Ama başkanlık seçimi bunları çok daha kurumsal bir hale getiriyor.
Gücü en yukarıda toplayıp, sivil toplumu ve hatta parlamentoyu neredeyse yok hükmünde kılıyor.  Parlamenter sistemden başkanlık sistemine geçen ülkelerin hemen hemen hepsi Afrikada… Ve hemen hemen hepsinde diktatörlük eğilimleri artmış, demokrasi ya zayıflamış! Türkiyenin ilerlemesinin tek yolu, bu siyasal kurumları kuvvetlendirmek ve başkanlık sistemini en doğru şekilde geri parlamentoya çevirmek. Fakat sistem kadar önemli başka bir şey daha var.  O da bağımsız yargı. Başkanlık sisteminin geri çevrilmesi, basının ve sivil toplumun özgürlüğünün ve sesinin artırılması lazım.

Son güncelleme: 17:13 23.12.2019
SIRADAKİ HABER
Sayfa Başı