• Turkhane Logo

Analiz: 6 kez çıkartılan Varlık Barışı kara paraya kalkan oldu, Can Holding’de 65 milyar dolar aklanırken, SPK, RK, BD

11:50 21 September 2025 Sunday
Analiz: 6 kez çıkartılan Varlık Barışı kara paraya kalkan oldu, Can Holding’de 65 milyar dolar aklanırken, SPK, RK, BD





2007’de AKP’den Gaziantep milletvekili seçildikten sonra Maliye Bakanlığı’na atanan Mehmet Şimşek’in bakanlıktaki ilk icraatı 2008’de çıkarttığı ‘Varlık Barışı’ yasası oldu. O dönemde 250-300 milyar dolar olduğu öne sürülen yurt dışındaki kayıt dışı servetler, altın, döviz, menkul kıymet, mücevher vb. varlıkların ekonomiye kazandırılacağı vaadiyle çıkarılan yasa, bu paraların kaynağı sorgulanmaksızın aklanıp ekonomiye sokulmasına olanak sağladı.



Hazine ve Maliye Bakanı Şimşek’in açtığı bu yol, 2013, 2016, 2018, 2020, 2022’ye kadar 6 kez daha çıkartılan yasalarla sürdürüldü. Her yasada, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a gerek Başbakan gerekse Cumhurbaşkanı sıfatıyla ‘aklama’ sürelerini defalarca 6’şar ay uzatma yetkisi verildi. İlk çıkartılan yasalarda yurda getirilen kayıt dışı servetlerden cüzi de olsa sembolik bir vergi öngörülürken, sonraki yasalarda hem vergi koşulu hem bankaya-maliyeye bildirim zorunluluğu kalktı, beyan yeterli sayıldı.



Ayrıca sadece yurt dışı değil, yurt içindeki kayıt dışı, kaynağı belirsiz servetler de dahil edilerek yasanın kapsamı genişletildi. 17 yıldır Varlık Barışı yasalarıyla Türkiye’ye getirilen kaynağı belirsiz varlıklar, aklanan tutarlarla ilgili TBMM’ye ve kamuoyuna bilgi verilmedi.



FATF ‘vazgeçin’ dedikçe AKP yeni Varlık Barış’ları çıkarttı, Türkiye iki kez Gri Liste’ye girdi



OECD bünyesinde 1989’da kurulan, Türkiye’nin de üyesi olduğu Uluslararası Mali Eylem Gücü (FATF) kara para aklama, terörün finansmanı, sanal bahis ve kumar, silah-uyuşturucu, insan kaçakçılığı, fuhuş ve kadın ticareti vb. organize suç gelirlerinin aklanmasıyla mücadele için Türkiye’yi defalarca uyardı. Kara para ve suç gelirlerinin aklanmasına zemin yarattığı gerekçesiyle Varlık Barışı düzenlemelerinden vazgeçilmesini istedi. Ancak AK Parti hükümetleri defalarca benzer yasaları çıkardı. Türkiye 2011-2013 ve 2021-2024 arası iki kez ‘Gri Liste’ye alındı. Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, 2008’de yolunu açtığı kaynağı belirsiz varlıkların aklanmasıyla Türkiye’nin içine düştüğü Gri Liste’den çıkabilmesi için Haziran 2023’te tekrar göreve geldiğinde kapı kapı gezip ikna turları yapmak zorunda kaldı.



Sadece Can Holding 65 milyar dolar aklarken, 17 yılda Varlık Barışı ile aklanan kara para ne kadar?



Savcılık soruşturmasında Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu’na (TMSF) devredilen Can Holding ve bünyesindeki 121 şirket, Varlık Barışı’nın kara para ve suç gelirlerinin aklanmasına kalkan işlevi görmesi açısından somut örnek. Maliye Bakanlığı’nın 2020’deki vergi incelemesiyle başlayan ve Mali Suçları Araştırma Kurulu (MASAK) tarafından hazırlanarak savcılığın soruşturma dosyasına giren belgelerde, Can Holding’in Varlık Barışı düzenlemelerinden yararlanarak 2020-2021 ve 2021-2025’te yasa dışı suç geliri ve kara parayı şirketler arasında aktarıp ekonomiye soktuğu, çeşitli yöntemlerle akladığı belirtiliyor. 2020-2021 arası 88 milyar TL (o günkü kurla 11 milyar dolar) piyasalarda aklanmış. 2021-2025 arası aklanan tutar ise yaklaşık 54 milyar dolar olarak öngörülüyor.



Özetle beş yılda başta sigara ve tütün kaçakçılığı, akaryakıt bayileri üzerinden kaçak akaryakıt ticareti ve diğer yollarla elde edilen 65 milyar dolar suç geliri aklanmış. Bu paralar, medya şirketleri, üniversite, kolej, özel hastane zincirleri, turizm, tekstil vb. sektörlere yatırım yapılarak, serbest bölgelerde sigara fabrikaları kurularak ya da farklı sektörlerde şirketler satın alınarak suç gelirlerini aklama ve holdinge itibar kazandırma yoluna gidilmiş.



Sadece bir holdingin Varlık Barışı sayesinde akladığı kara para ve suç gelirinin 65 milyar dolara (güncel kurla 2 trilyon 730 milyar TL) ulaştığı göz önünde tutulduğunda, 2008’den bu yana 17 yılda çıkartılan 6 Varlık Barışı ve Cumhurbaşkanı yetkisiyle en son 2023 Mart’ına kadar 6’şar ay uzatılan sürelerde aklanan tutarın kaç yüz milyar dolar olduğunu tahmin etmek güç.



Organize suç örgütleri, küresel suç organizasyonları ve Interpol’ün kırmızı bültenle aradığı suç örgütü liderlerinin 250 bin dolara vatandaşlık ve T.C. pasaportu alıp, ikamet adresi haline Türkiye, Varlık Barışı yasalarıyla devasa bir yeraltı ekonomisi ve kara para cennetine dönüşmüş durumda.



Ekonomiye 3 trilyon yasa dışı para girerken sorumlu ve yetkililer nerede



Can Holding ile ilgili soruşturmaların 2020’den bu yana sürdüğü savcılık açıklamasıyla ortaya çıktı. Ancak bu sürede sisteme sokulan yaklaşık 3 trilyon TL suç geliriyle medya şirketleri, gazete ve TV’ler, üniversite ve kolejler, Türkiye’nin halka açık, hisseleri borsada işlem gören en büyük ve köklü inşaat ve sanayi holdinglerinden TEKFEN’in hisseleri satın alınmış.



Rekabet Kurulu, Sermaye Piyasası Kurulu (SPK), Yüksek Öğretim Kurulu (YÖK), Milli Eğitim Bakanlığı, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu (BDDK), Enerji Piyasaları Düzenleme ve Denetleme Kurulu (EPDK) vb. düzenleyici-denetleyici özerk kurullar, bakanlıklar bu alış-satışlara, hisse devirlerine, para transferlerine onay ve lisans vermiş. MASAK her şey olup bittikten sonra durumu tespit etmiş. Diğer deyişle sorumlular, yetkililer, devlet birimleri ağır görev ihmaliyle sadece seyretmiş.



Kamu kurumları, kurullar, idari birimlerin, yetkililerin olan bitenden bihaber olması olanaksız



Bazı AKP’lilerin bile operasyon sürecinde iktidar içinde sert bir güç mücadelesi yaşandığı iddiaları dikkate alındığında, trilyonlarca liralık, milyarlarca dolarlık kara para ve suç gelirinin aklanmasında sonuna kadar gidilip-gidilmeyeceği, operasyonun kamudaki yetkililere yayılıp yayılmayacağı belirsiz. Böylesine büyük bir aklama sürecinde koruma-kollama olmaması, kamu kurumları, kurullar, idari birimlerin, yetkililerin olan bitenden bihaber olması olanaksız.



Operasyonla, 121 şirketli holding TMSF’ye devredilirken, gözaltı kararı verilenler sadece 10 kişi. Onların da patronlar dahil 5’i firarda, 4’ü tutuklandı, 1’i ev hapsinde. İl-ilçe belediyelerinde yürütülen ihale soruşturmalarında bile savcılık tek seferde, makam şoförleri, özel kalem müdürlerini, 40-50 kişiyi gözaltına alıyor. En az 20-30’u tutuklanıyor.



Tek bir holdingde aklanan kara para tutarı, ekonomideki ‘kara-kirli sermayenin’ ulaştığı boyutlar açısından çok çarpıcı. Operasyonda şu ana kadar yaşananlar, sınırlı sayıdaki gözaltı ve tutuklamalar böylesine büyük bir yeraltı ekonomisinin bertaraf edilmesi konusunda fazla ileriye gidilmeyeceğini gösteriyor. Kamudaki koruma-kollama-yetkili ve sorumlular boyutunun göz ardı edileceği anlaşılıyor. El konulan şirketlerin TMSF aracılığıyla iktidara yakın çevrelere satışıyla servet aktarımı ve bu yolla siyasetin finansmanı amacıyla kullanılması yüksek ihtimal.



KAYNAK: ANKA – ZÜLFİKAR DOĞAN

Son güncelleme: 11:50 21.09.2025
SIRADAKİ HABER
Sayfa Başı