Rusya Dışişleri Bakanlığı açıklamasında, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi ve Uluslararası Atom Enerjisi Ajansının (IAEA) konuya müdahil olması gerektiğini belirtti.
Bakanlık açıklamasında, Özellikle BM Güvenlik Konseyi üyesi bir ülkenin bu tür saldırıları düzenlemesi endişe vericidir ifadelerine yer verdi. IAEAnın siyasi tarafsızlık maskesi altına sığınmadan net bir tutum sergilemesi gerektiği vurgulandı.
Resmi açıklamada, Bu eylemin radyolojik sonuçları henüz değerlendirilmedi ancak şimdiden bölgesel ve küresel güvenliği tehdit eden tehlikeli bir tırmanma sürecinin başladığı açık denildi.
Medvedev: “ABD Yeni Bir Savaş Başlattı
Rusya Güvenlik Konseyi Başkan Yardımcısı Dmitri Medvedev ise telegram kanalı üzerinden yaptığı açıklamada, Barışçı başkan imajıyla gelen Donald Trumpın yeni bir savaş başlattığını iddia etti.
Medvedev, ABD kendini kara operasyonu ihtimali olan yeni bir çatışmaya sürükledi değerlendirmesinde bulunurken, İranın nükleer altyapısının büyük ölçüde zarar görmediğini, bu nedenle uranyum zenginleştirme çalışmalarını sürdürebileceğini öne sürmüştü.
Rosatom: Buşehr Nükleer Santralinde durum normal
Rusya Devlet Atom Enerjisi Kurumu (Rosatom) Başkanı Aleksey Lihachev, Buşehr Nükleer Santralindeki durumun stabil olduğunu ve ABDnin 22 Hazirandaki saldırılarının bu bölgeyi etkilemediğini açıkladı.
Lihachev, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putinin İsraille, santralin yeni ünitelerinin inşasında çalışan Rus personelinin güvenliği konusunda anlaşmaya vardığını belirtti.
Bazı Rus uzmanların tahliye edildiği, kalan personel için de acil tahliye planlarının hazır olduğu ifade edildi.
Diğer Küresel Tepkiler
Dünya medyasının ortak vurgusu, saldırıların bölgede tehlikeli bir tırmanışa yol açma potansiyeli olduğu yönünde.
Uzmanlar, İranın Hürmüz Boğazını kapatması veya bölgesel proxy güçlerini harekete geçirmesi halinde küresel enerji arzının sekteye uğrayabileceği uyarısında bulunuyor.
ABDnin 13.6 tonluk GBU-57 MOP bunker kıran bombalarını ilk kez operasyonda kullanması da askeri çevrelerde stratejik bir dönüm noktası olarak yorumlanıyor.
Diplomatik kaynaklar, BM Güvenlik Konseyinin acil toplanma ihtimalini değerlendirdiğini bildiriyor.