Volkswagenin CEOsu Herbert Diess, sendikalarla yaşadığı çatışmalar ve yürütme sorunlarının ardından görevden alındı. Kilit önemdeki paydaşların desteğinden mahrum kalan Diess, Alman otomotiv devinin elektrikli otomobil girişiminin mimarı olarak biliniyordu.
Financial Timesın haberine göre Diess, önceki aylarda Avrupanın Rusyayla müzakere etmeye çalışması gerektiğini söyledikten sonra Ukraynada öfkeye yol açmıştı.
İŞÇİLERLE KAPIŞTI, KOLTUĞUNDAN OLDUDiess, Wolfsburg şehrindeki 60 bin çalışanla birlikte Almanyadaki diğer 230 bin personeli temsil eden Volkswagenin güçlü işçi konseyiyle de çatışmalar yaşamıştı. Volkswagenin eski CEOsu örgütün ülkede ihtiyaç dışı, fazladan 30 binden çalışanı olduğunu öne sürerek öfkeye neden olmuştu.
İşçi konseyi, şirketin en büyük ikinci hissedarı olan Aşağı Saksonya eyaletiyle kurduğu gevşek ittifak yoluyla denetim kurulu üzerinde etkili bir kontrole sahip.
Diess geçen yıl Volkswagenin bir elektrikli araba üretmesinin yaklaşık 30 saat sürdüğünü, şirketin en büyük rakiplerinden Teslanın çalışanlarının aynı işi sadece 10 saatte başardığını dile getirmişti. Sendikalar bu ölçüye itiraz etmişti.
‘YANLIŞ ADIMLAR DA SARSINTIYI TETİKLEDİ’Diessin sert yönetimi nedeniyle boşalan koltuğu Porsche AGnin CEOsu Oliver Blume devralacak. Bloombergin haberine göre Volkswagendeki gelişmeleri yakından takip eden kişiler Volkswagenin yazılım birimindeki gecikmeler de dahil olmak üzere önemli projelerdeki yanlış adımların da sarsıntıyı teşvik ettiğini söyledi.
Volkswagenin yönetim kurulunun, Blumeun daha işbirlikçi ve istikrarlı bir lider olacağını düşündüğü bildirildi.
Blume, 2015ten bu yana şirketin 4. CEOsu olacak.
‘MESLEKTAŞLARIYLA DUYGUDAŞLIK KURMAZDIDiess, şirketin dizel araçlarının emisyon testlerinde hile yaptığının ortaya çıkmasının ardından göreve getirilmişti. Diessin son harcama planı, 5 yıl içinde yazılım ve elektrikli araçlara 89 milyar Euro yatırım yapmayı gerektiriyordu.
Diesse yakın bir kişi, “Meslektaşlarının hisleriyle duygudaşlık kurmadan kararlar aldı” dedi. Söz konusu kişi Diessin mücadeleci bir yaklaşımla Volkswagenin geleceğinin güvence altına alınacağını düşündüğünü söyledi.
