Geçen hafta yemin ederek göreve başlayan Almanyanın yeni Başbakanı Friedrich Merz Federal Mecliste ilk hükümet açıklamasını yaptı.
Hristiyan Birlik Partileri (CDU/CSU) ile Sosyal Demokratların (SPD) oluşturduğu koalisyon hükümetinin hem iç hem dış politikadaki çetin sınamaların, hem de mali zorlukların bilincinde olduğuna vurgu yapan Friedrich Merz, Almanyanın bu zorlukların üstesinden gelebilecek güce sahip olduğunu kaydetti.
Zorlukları kendi gücümüzle aşabilirizDW Türkçenin haberine göre Hristiyan Demokrat Birlik (CDU) partili Merz, konuşmasında tüm yurttaşlara Almanyayı ileriye taşımak için güç birliği yapma çağrısı yaptı.
Devlet, hepimiziz. Ne kadar büyük olursa olsun, tüm zorlukları kendi gücümüzle aşabiliriz diyen Merz, hükümetinin üç önceliğini refah, güvenlik ve birlik olarak sıraladı.
Almanyanın ekonomisini yeniden büyüme yörüngesine sokmak için elimizden geleni yapacağız diyerek, iki yıldır resesyonda olan Alman ekonomisini krizden çıkarmakta kararlı olduklarını anlatan Merz, bunu vergi kolaylıkları, altyapı yatırımları ve daha az bürokrasiyle başaracaklarını söyledi.
Başbakan Merz, Almanyanın ekonomik temeli sağlam, büyük ölçüde de rekabet gücüne sahip. Kendi gücümüzü kullanarak, bir kez daha dünyanın hayranlıkla baktığı ekonomimizi büyümenin motoru haline getirebiliriz. Bu nedenle rekabet edebilme gücünü, ekonomik ve mali politikamızın mihenk taşı haline getireceğiz dedi.
Alman ordusu Avrupanın en güçlüsü olacakCDUlu Merz, konuşmasında hükümetinin öncelikli hedefinin Alman ordusu Bundeswehri güçlendirmek olduğunu açıkladı.
Almanyanın savunma yetkinliklerinin güçlendirilmesi için izleyecekleri stratejiyi de anlatan Merz, Alman ordusunu, Avrupanın konvansiyonel olarak en güçlü ordusu haline getireceklerini söyledi, Kendimizi savunmak zorunda kalmamak için bunu yapmak zorundayız dedi.
Caydırıcılık ilkesinin öneminin altını çizen Almanya Başbakanı, yakın tarihten çıkartılması gerektiğini söylediği dersi şu sözlerle ifade etti:
Ders basit: Güç saldırganları caydırır, zayıflık ise saldırganlığa davetiye çıkarır.
Başbakan Merz, Rusyaya karşı kendisini savunmaya çalışan Ukraynaya desteğin de süreceğini söyledi.
Rusyanın Ukraynada olası bir zafer ya da ülkenin bir bölümünü ilhak etmekle yetinmeyeceğini, buna inanmak isteyen herkesin yanıldığını savunan Friedrich Merz, selefi Olaf Scholzun Ukrayna konusunda izlediği stratejiyi övdü, tıpkı onun gibi Almanyayı savaşa taraf haline getirmemeye özen göstereceğini de sözlerine ekledi.
Merz, Şu çok açık: Biz savaşan bir taraf değiliz ve olmayacağız. Ama aynı zamanda tabiri caizse cepheler arasında tarafsız bir arabulucu da değiliz diye konuştu.
Friedrich Merz, ayrıca Rusyanın Avrupa demokrasisini bölme girişimlerine karşı kararlılıkla karşı koyacaklarını aktardı, müttefik ve dost ülkelerin de dış ve güvenlik politikalarında Almanyaya güvenebileceğini kaydetti.
Öyle güçlü bir Almanya ve Avrupa haline gelmeliyiz ki, silahlarımızı kullanmak zorunda kalmayalım sözlerine vurgu yapan Merz, bunu başarmak için Almanyanın NATO ve AB içinde daha fazla sorumluluk üstlenmesi” gerekeceğini de kaydetti.
İsraile güçlü dayanışma mesajıAlmanya Başbakanı hükümet açıklamasında Ortadoğudaki gelişmelere de değindi.
İsrailin varlığının ve güvenliğinin Alman devletinin varlık nedeni olmaya devam ettiğinin altını çizen Merz, Tereddütsüz bir şekilde İsrailin yanında duruyoruz diye konuştu.
Almanya Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier, dün Almanya ile İsrail arasındaki diplomatik ilişkilerin 60. yıldönümü nedeniyle ziyaret ettiği İsrailde Başbakan Benyamin Netanyahu ile bir araya geldi.Fotoğraf: Bernd von Jutrczenka/dpa/picture allianceGazze Şeridinde ateşkesin sağlanması için müzakerelerin başarıya ulaşmasını umut ettiklerini söyleyen Merz, hükümetinin ateşkesin sağlanması, rehinelerin serbest bırakılması ve bölgede barışın en kısa zamanda tesisi için çaba gösterdiğini kaydetti.
Merz, Gazzeye insani yardımların ulaştırılmamasından duyduğu endişeyi de dile getirdi. Bu yöndeki tüm çabaları desteklediklerine vurgu yapan Başbakan Bölgede bir kıtlığın mümkün olan en kısa sürede önlenmesi, ilgili herkesin insani bir yükümlülüğüdür diye konuştu.
Göçü düzene sokacağızMerz, konuşmasında düzensiz göçün sınırlandırılması hedefine bir kez daha vurgu yaptı ve kontrolsüz göçün son yıllarda Alman toplumuna aşırı yük getirdiğinin kabul edilmesi gerektiğini savundu.
Bu konuda önceki hükümetlere eleştiriler yönelten Merz, Almanyanın bir göç ülkesi olmaya devam edeceğini söylemekle birlikte, Düzensiz göçe çok fazla izin verdik ve işgücü piyasamıza ve hepsinden önemlisi sosyal güvenlik sistemlerimize çok fazla düşük vasıflı göçün giriş yapmasına olanak sağladık diye konuştu.
Sınır kontrolleri ve sınırlardan geri çevirmelerin yoğunlaşmasıyla göçün düzene girmesini sağlayacaklarını kaydeden CDUlu Başbakan, Almanyadan sınır dışı edileceklerin sayısının da artacağı sözünü verdi.