İsrail ve Hamas arasında Gazze Şeridinde ateşkes ve rehine takası anlaşmasına varma çabaları Katar, Mısır ve ABDnin arabuluculuğunda devam ederken, İsrailde Gazzeye yönelik saldırılarını sürdürüyor. İsrail ordusunun Gazze Şeridine dün gece boyu düzenlediği saldırılarda 27 Filistinlinin hayatını kaybettiği bildirildi.
Gazete Duvarda yer alan Filistin haber ajansı WAFAnın haberine göre, İsrail savaş uçaklarının Gazzenin güneyindeki Han Yunus kentinde Huzaa Mahallesinde El Karafi ailesine ait evi hedef alması sonucu 13 Filistinli yaşamını yitirdi, çok sayıda kişi yaralandı. İsrail ordusuna ait hücum botlarının saldırısı sonucu Han Yunustaki El Mevasi bölgesi kıyılarında bir balıkçı hayatını kaybetti. Gazze Şeridinin kuzeyindeki Cibaliya Mülteci Kampına İsrail ordusunun düzenlediği saldırıda ölenlerin sayısı üçü çocuk, ikisi kadın dokuza yükseldi.
Gazzenin orta kesimlerindeki Nusayrat Mülteci Kampında İsrail ordusunun Ebu Uteyvi ailesine ait evi hedef alması sonucu dört Filistinli öldü, 11i yaralandı. Ayrıca, İsrail ordusu havadan, karadan ve denizden Gazze Şeridini gece boyunca hedef almayı sürdürdü.
UCM BAŞSAVCISINDAN TUTUKLAMA KARARI TALEBİİsrail basınına yansıyan haberlere göre, Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM) Başsavcısı Kerim Han ise İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu ve Savunma Bakanı Yoav Gallant hakkında tutuklama kararı çıkarma sürecinin hızlandırılması talebinde bulundu.
İsrailin Kanal12 televizyonunun haberine göre, UCM Başsavcısı Han, Hollandanın Lahey kentinde bulunan 1 numaralı UCM Ön İnceleme Dairesine talep gönderdi. Netanyahu ve Gallantın yanı sıra Hamas Siyasi Büro Başkanı Yahya Sinvar ve Hamasın askeri kanadı İzzeddin El Kassam Tugaylarının lideri Muhammed Deif hakkında yakalama kararı çıkarma sürecinin hızlandırılması talebinde bulunana Han, İranın başkenti Tahranda suikasta uğrayan İsmail Haniyenin ise bu listeden çıkarılmasını istedi.
UCM Başsavcısı Han, Filistinde durumun kötüleşmesi ve suçların işlenmeye devam etmesi nedeniyle yakalama emirlerinin kaçınılmaz olduğunu ifade etti. Bunun üzerine İsrail Başbakanı Netanyahunun basın ofisinden yapılan açıklamada ise Hanın Netanyahu ve Gallantı Sinvar ile karşılaştırmasının antisemitizm olduğu iddia edildi. Açıklamada, Laheyde atılan adımların baştan beri siyasi olduğu ve hukuka dayanmadığı öne sürüldü.
SİNVAR VE AİLESİNE GÜVENLİ GEÇİŞ SAĞLAMAYA HAZIRIMÖte yandan, Gazze’deki rehinelerin serbest bırakılmasını sağlamak için Başbakan Benjamin Netanyahu tarafından Rehineler ve Kayıp Kişiler Koordinatörü olarak atanan emekli tuğgeneral Gal Hirsch, Bloomberge verdiği röportajda, İsrailin, rehinelerin serbest bırakılması ve Gazze Şeridinin kontrolünden vazgeçilmesi karşılığında Hamas lideri Yahya Sinvara Gazzeden güvenli çıkış teklifinde bulunduğunu söyledi.
Bloomberg Washington bürosuna konuk olan Hirsch, Sinvar, ailesi ve ona katılmak isteyen herkese güvenli geçiş sağalamaya hazırım. Rehineleri geri istiyoruz. Silahsızlandırma, radikalleşmenin tersine çevrilmesini ve elbette Gazzeyi idare edecek yeni bir sistem istiyoruz dedi. Hirsch, söz konusu güvenli geçiş teklifini bir buçuk gün önce masaya koyduğunu belirtti ancak bu yanıt hakkında yorum yapmadı. İsrailli yetkili, İsrailin anlaşma kapsamında tutukluları serbest bırakmaya da istekli olacağını söyledi.
B, C VE D PLANI ÜZERİNDE DE ÇALIŞMALIYIMDönemin Hamas Siyasi Büro Başkanı İsmail Haniye, temmuz ayında İranın yeni Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyanın yemin töreni için gittiği başkent Tahranda suikasta uğramıştı. Hamas ve İran, bu saldırıdan İsraili sorumlu tutarken, Tel Aviv suikastı üstlenen bir açıklama yapmamıştı. Hamasın Sinvar ile ilgili teklifi kabul edip etmeyeceği netlik kazanmazken, Hirsch, Paralel olarak B,C ve D planı üzerine de çalışmalıyız çünkü rehineleri eve döndürmeliyim. Zaman geçiyor; rehinelerin zamanı yok diye konuştu.
Gal Hirsch, ağustos ayında altı rehinenin ölümüne ilişkin olarak ise Münih tipi bir karşılık verileceğini söyledi. İsrail, 1972 yılında Almanyanın Münih kentindeki Olimpiyatlarda Filistinli silahlı kişilerin 11 İsrailli sporcuyu öldürmesinin ardından yıllarca süren suikast operasyonları düzenlemişti. Hirsch, yaşanan son rehine ölümlerine ilişkin olarak, Bu cinayetlerin bir bedeli olacak ifadelerini kullandı.