• Turkhane Logo

Firari CEO Carlos Ghosn kameraların karşısına geçti: Bana komplo kurdular

Japonya'da ev hapsinde tutulan Renault-Nissan-Mitsubishi İttifakı'nın eski CEO'su Carlos Ghosn’un Türkiye üzerinden Lübnan'a kaçış hikâyesinin yankıları devam ederken, firari CEO basın toplantısı düzenledi.

21:11 08 Ocak 2020 Çarşamba
Firari CEO Carlos Ghosn kameraların karşısına geçti: Bana komplo kurdular
Japonya'da ev hapsinde tutulan Renault-Nissan-Mitsubishi İttifakı'nın eski CEO'su Carlos Ghosn’un Türkiye üzerinden Lübnan'a kaçış hikâyesinin yankıları devam ederken, firari CEO basın toplantısı düzenledi.





Beyrutta düzenlediği basın toplantısında Ghosn, Japon ceza sistemini ve Nissandaki eski çalışma arkadaşlarını hedef aldı.


Renault-Nissan entegrasyonunu önlemek için kendisine komplo kurulduğunu iddia eden Ghosn, “Ya Japonyada hapiste ölecektim ya da kaçacaktım” dedi.

Ghosn’un açıklamalarından öne çıkan ifadeler şöyle:

“Haziran 2018 öncesi emekli olmaya hazırdım, ama maalesef Renault - Nissan bileşimi için devam etmeye yönelik teklifi kabul ettim... Japonyadaki bazı arkadaşlarım Nissan üzerinde Renault etkisinden kurtulmanın tek yolunun benden kurtulmak olduğunu düşündü.

Tüm bunlardan kazanan kim oldu? 2017de ititfak bir numaralı otomotiv grubuydu. Üç şirket de büyüyor, kar ediyordu. Gruba Fiat Chryslerı katmaya hazırlanıyorduk, bunun için John Elkann ile müzakere ediyordum. Artık ittifak yok. İttifak kaçırılmayacak şeyi, Fiat Chryslerı kaçırdı. İnanılmaz şekilde Groupe PSA ile devam ettiler. Sanayinin hakim aktörü haline gelme fırsatını nasıl tepersiniz? Yanlış sayfayı çevirdiler, artık kar, büyüme, stratejik inisiyatif, teknoloji, ittifak kalmadı. Bugün gördüğümüz ittifak maskaralığından ibaret. 

Son 14 ayda bana çektirilen akla hayale sığmaz işkence, sayısı bir elin parmakları kadar olan vicdansız, kindar bireyin başını çektiği organize bir kampanyanın sonucu. Bunlar Nissan ve birlikte çalıştığı Latham & Watkins hukuk firmasındakiler, Tokyo savcılık bürosundan da destek aldılar. 

*Komplo kuranlar arasında Nissandan Hiroto Saikawa, Hitoshi Kawaguchi, Masakazu Toyoda, Hari Nada var. 

*Kötü muameleden sade savcılar değil, aynı zamanda hükümet yetkilileri, Nissan ve Latham & Watkins sorumlu. Hakkımda yalan enformasyon sızdırdılar ve bana yardımcı olabilecek doğru enformasyonu saklı tuttular. Dünyanın gözü önünde Adımı temizleme hakkı tanınmadan baştan suçlu sayıldım.

*17 yıl boyunca Japonyada rol modeldim, birdenbire savcılar beni hissiz, açgözlü bir diktatör olarak sundu.

Bana yöneltilen suçlamalar temelsizdir.

Beni yanımda avukat yokken günde sekiz saat sorguya aldılar. 

Savcı bana sürekli eğer itiraf etmezsen her şey senin için daha da kötü olacak diyordu. 

Eşimle görüşmemi yasakladılar, gönderdiği mesajları camın ardından gösteriyorlardı. 

İtiraf etmezsem ailemin peşine düşeceklerini söylediler. 

İşimden, ailemden, dostlarımdan, Renault, Nissan ve Mitsubishiden vahşice koparıldım.

Bu mahrumiyetin derinliğini ve ailem ve sevdiklerimle yeniden birleşebildiğim için duyduğum minnetin büyüklüğünü anlatacak söz bulamıyorum. 

Japonyayı nasıl terk ettiğimi değil, neden terk ettiğimi anlatmak için buradayım. En temel insan haklarını ihlal eden sisteme ışık tutmak için buradayım. Adımı temize çıkarmak için buradayım. Suçlamalar doğru değil ve aslında hiç tutuklanmamam gerekiyordu.

Kaçmak hayatımda verdiğim en zor karardı, ama mahkumiyet oranı yüzde 99.4 olan bir sistemle karşı karşıyaydım, hatta yabancılar için bu oranın daha yüksek olduğunu sanıyorum.

Ya Japonyada hapiste ölecektim ya da kaçacaktım.

Bu basın toplantısından bir gün önce eşim için tutuklama kararı çıkardılar. Ne tesadüf. 

Tutuklanmamdan beri Nissanın piyasa değeri 10 milyar dolardan fazla miktarda azaldı. Tüm bu süreç boyunca günde 40 milyon dolar kaybettiler. Renaultnun piyasa değeri de 5 milyar euro azaldı.

 

Son güncelleme: 21:11 08.01.2020
SIRADAKİ HABER
Sayfa Başı