Bold Medyada yer alan habere göre; WikiLeaks, ABD, Tayvan, Avrupa, Avustralya ve Güney Afrikalı gazeteciler, Çinli muhalifler, matematikçiler ve şirket teknologları tarafından, kamuoyunu bağımsız biçimde bilgilendirmek için kuruldu. Avustralyalı gazeteci ve internet aktivisti Julian Assange, Wikileaks organizasyonunun görünen yüzü oldu.
4 Ekim 2006 tarihinde yayına başlayan wikileaks.org’un veritabanında 1 milyondan fazla doküman bulunuyor.
İpotek Cinayeti videosu, bugüne dek en çok aranan ve izlenen sızdırması oldu.
WikiLeaks yayınladığı raporlarla çok sayıda yeni medya ödülü kazanmıştır.
Assange’ın genç bir gazeteci olarak dünyayı sarsan sızıntıları yayınladığı ilk günlere ait bir fotoğraf.
WİKİLEAKS’IN DÜNYAYI SARSAN SIZINTILARI
WikiLeaks 26 Temmuz 2010’da Amerikan ordusunun 2004-2009 yılları arasında Afganistan Savaşı’nda tutmuş olduğu 92.000 belgeyi, dünyanın en prestijli gazeteleri The Guardian, The New York Times ve Der Spiegel dergisiyle birlikte açıkladı.
Wikileaks’in yayınladığı Körfez Savaşı belgeleri ise Amerika’nın, Julian Assange’ı hedefe koymasına neden oldu.
Amerikan askerlerinin sivil katliamlarını gözler önüne seren belgelerde, örneğin; 2 Reuters haber ajansı çalışanının da bulunduğu 15 sivilin öldürülmesi görüntüleri vardı. Apache helikopterinin kamerası tarafından tespit edilen bu görüntülerde, Amerikan askerinin vurduktan sonraki sevinçlerini de içeriyordu.
Savaşta işkencenin sistematik olarak uygulandığı da bu belgelerle kanıtlandı. Dünya Guantanamo cezaevinde gerçekte neler yaşandığını ilk kez bu belgelerde gördü.
Afganistan’da ABD’nin öncülüğündeki koalisyonun yüzlerce sivili öldürdüğünü ve bunları gizlediğini de Wikileaks duyurdu dünyaya.
Hillary Clinton’ın e-maillerini ABD başkanlık seçimleri sırasında yayınlayan Wikileaks, dünyada işlerin nasıl yürüdüğünü ifşa etti. IŞİD’in Irak’taki Kürt ve Ezidilere giriştiği katliamın 1 hafta sonrasına ait bir yazışmalarda, “IŞİD’e ve bölgedeki diğer radikal gruplara gizlice finansal ve lojistik destek sağlayan Katar ve Suudi Arabistan hükümetlerine baskı uygulamak için diplomatik ve geleneksel istihbarat kaynaklarımızı kullanmalıyız.” deniyordu. IŞİD’ı kimlerin destekleyip büyüttüğünü herkesin bildiğini gösteriyordu bu belgeler.
Panama Papers belgelerinde ise Wikileaks politikacılar, devlet adamları, işadamları ve yeraltı dünyasının isimlerinin vergi cenneti adalara gönderdikleri milyarlarca doların dökümleri ve ayrıntıları yeralıyordu. Tayyip Erdoğan, ailesi ve AKP’li işadamlarının vergi cenneti adalardaki paraları da bu belgelerde yeralıyordu.
Wikileaks’ın Türkiye’yi ilgilendiren en önemli sızıntılarından biri de Berat Box oldu. Erdoğan’ın damadı Berat Albayrak’ın e-mail kutusunun tamamı yayınlandı. Çok sayıda suç, yolsuzluk, entrika bu maillerle ifşa oldu. Albayrak’ın doktora tezini kendisinin yazmadığı, bir grup akademisyene yazdırdığı da bu yazışmalarla kamuoyuna yansıdı.
Wikileaks, Batılı ülkelerin yanında Ortadoğu diktatörlükleriyle de mücadele etti. 2015 tarihinde The Saudi Cables kod adıyla, “çok gizli” olarak tasnif edilmiş 500.000 Suudi Arabistan dokümanı paylaşıldı.
Assange, Ekvator Elçiliği’ne sığındığı ilk günlerde balkondan bir basın toplantısı düzenlemişti. Sonrasında bu fırsat da verilmedi.
YAPTIKLARI UNUTULDU
Wikileaks’ı destekleyen gazetecilere göre tüm bu paylaşım ve ifşalarla dünya daha kötü bir yöne gitmekten kurtuldu. Ancak şu an Assange’ın ve Wikileaks’ın kamuoyunu bilgilendirme adına risk alarak yaptıkları unutulmuş durumda.
Assange yıllardır zorunlu olarak sığındığı Ekvator Büyükelçiliği’nden yaka paça çıkartıldı ve İngiltere’de gözaltında.
İngiltere’nin muhafazakâr hükümeti Assange’ı ABD’ye iade etmeye hazırlanıyor. Tek cılız ses ise İşçi Partisi lideri Jeremy Corbyn’dan geliyor. “Afganistan ve Irak gerçeğini Wikileaks sayesinde öğrendik” diyerek iadeye karşı çıkıyor.
Avustralya Yeşillerinin lideri Richard Di Natale ise Assange’a destek veren ülkesindeki tek politikacı. “Assange hakkında ne düşünürseniz düşünün önemli olan ilkedir. Assange, Irak’ta işlenen savaş suçlarını ortaya çıkarmıştır, bu da kamu yararı ve açık, saydam demokrasi için yaşamsal önemdedir” diyerek Assange’ın ülkesine yani Avustralya’ya iadesini istiyor.
Kamuoyunu bilgilendirmek için çok büyük riskler alan Assange, kamuoyundan yeterince tepki yükselmezse İngiltere tarafından ABD’ye iade edilecek.
