Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Konseyi, İsrailin 33 binden fazla insanı öldürdüğü Gazzedeki soykırım uyarılarına dikkat çekerek İsraile yapılan tüm silah satışlarının durdurulmasını talep etti.
İsrailin Cenevredeki BM Büyükelçisi Meirav Eilon Shahar, kararı İnsan Hakları Konseyi ve bir bütün olarak BM için bir leke olarak nitelendirdi.
Güçlü ifadelerin kullanıldığı metinde ülkelere uluslararası insani hukukun daha fazla ihlal edilmesini ve insan hakları ihlallerini ve suiistimallerini önlemek için İsraile silah, mühimmat ve diğer askeri teçhizatın satışını, transferini ve yönlendirmesini durdurmaları çağrısında bulunuldu.
Uluslararası Adalet Divanının Ocak ayında Gazzede makul bir soykırım riski bulunduğuna karar verdiği belirtildi.
Bu soykırımı durdurun
Filistin Büyükelçisi İbrahim Muhammed Kureyşi oylamadan önce konseye hitaben yaptığı konuşmada, Hepinizin uyanmasına ve dünya çapında televizyonda yayınlanan bu soykırımı durdurmanıza ihtiyacımız var. dedi.
Güney Afrika büyükelçisi Mxolisi Nkosi de konseyin harekete geçme zamanının geldiğini söyleyerek sessizliğimizin gerçekten sağır edici olduğundan yakındı.
Nkosi Artık İsraile paralel bir uluslararası hukuk sistemini uygulamayı seçemeyiz ve onun eylemlerini kolaylaştırmada suç ortağı olamayız dedi.
ABD, Almanya, Arjantin, Bulgaristan, Malavi ve Paraguay hayır oyu kullanan ülkeler oldu.
Öte yandan ABD Büyükelçisi Michele Taylor, İsraile yönelik alışılmadık derecede sert eleştirilerde bulundu ve İsrailin sivillerin zararını hafifletmek için yeterli çabayı göstermediğini söyledi.
Ancak Taylor Washingtonun, Haması ve 7 Ekim saldırılarını özel olarak kınamamak da dahil olmak üzere birçok sorunlu unsuru nedeniyle metni destekleyemeyeceğini söyledi.
Hamastan bahsedilmedi
İnsan hakları konseyi kararında Hamasın adı yer almazken, İsraildeki sivil bölgelere atılan roketler kınandı ve geri kalan tüm rehinelerin derhal serbest bırakılması talep edildi.
Ancak metnin asıl odak noktası, İsrailin tüm Filistin toprakları üzerindeki işgaline son vermesini, Gazze ablukasını kaldırmasını ve diğer tüm kolektif cezalandırma biçimlerine son vermesini talep etmesi oldu.
Metinde ayrıca İsrailli yetkililerin soykırımı kışkırtma anlamına gelen açıklamalarından duyulan derin endişe ifade edildi ve ülkelere Filistinlilerin Gazze içinde ve Gazze dışına zorla nakledilmesinin devam etmesini engellemeleri çağrısında bulunuldu.
Özellikle, bir milyondan fazla sivilin barındığı yoğun nüfuslu Gazze Şeridinin güneyindeki Refah şehrine yönelik her türlü büyük ölçekli askeri operasyona karşı uyarıda bulunuldu.
Kararda ayrıca, BMnin kıtlığın yaklaşmakta olduğu konusunda uyardığı Gazzede sivilleri aç bırakmanın bir savaş yöntemi olarak kullanılması da kınandı.