• Turkhane Logo

AP'deki rüşvet skandalında Türkiye bağlantısı

AP'yi sarsan Katar Gate soruşturmasında Bilal Erdoğan'ın yasal sözcülüğünü yapmış olan Hakan Camuz'un da adı geçti. DW Türkçe, Brüksel'deki soruşturma belgelerine ulaştı.

08:47 20 Nisan 2023 Perşembe
AP'deki rüşvet skandalında Türkiye bağlantısı
AP'yi sarsan Katar Gate soruşturmasında Bilal Erdoğan'ın yasal sözcülüğünü yapmış olan Hakan Camuz'un da adı geçti. DW Türkçe, Brüksel'deki soruşturma belgelerine ulaştı.

Avrupa Parlamentosunu sarsan ve Katar Gate olarak adlandırılan yolsuzluk skandalında Türkiye bağlantısı olduğu ortaya çıktı. DW Türkçenin ulaştığı bilgilere göre skandalla ilgili Brükselde yürütülen soruşturmada TURKEN Vakfı ve MÜSİADın İngilteredeki eski temsilcisi Hakan Camuz ve yönettiği şirketlerin de adı geçiyor.
Geçtiğimiz yıl Dünya Kupasına ev sahipliği yapan Katarın Avrupa Parlamentosundan (AP) bazı milletvekili ve çalışanlarına rüşvet verdiği gerekçesiyle soruşturma başlatılmıştı. Soruşturma kapsamında Avrupa Parlamentosu eski Başkan Yardımcısı ve Yunan politikacı Eva Kaili, hayat arkadaşı ve çocuğunun babası Francesco Giorgi tutuklanmıştı. Giorgi aynı zamanda Katar Gate skandalının baş sanığı olduğu düşünülen İtalyan politikacı ve eski AP Milletvekili Antonio Panzerinin de yardımcısıydı.

Üç isim de önce gözaltına alınmış, sonra da şartlı tahliye edilmişti. Soruşturma devam ediyor.
Paravan şirkete Hakan Camuzdan para transferi

Skandalın kilit isimlerinden biri olan Giorgi, soruşturma kapsamında yetkililere verdiği ifadede, skandalın Türkiye bağlantılarını gündeme getirdi.

DW Türkçenin ulaştığı ifadeye göre Katar ve Fas tarafından Avrupa politikalarını etkilemek için kullanılan bir organizasyonun parçası olduğunu itiraf eden Giorgi, rüşvet trafiğinde nakit para almak yerine şirket kurarak para akışını yasallaştırmaya çalıştıklarını anlattı. İtalyada bu amaçla Equality adında paravan bir şirket kurduklarını söyleyen Giorgi, Hakana ve adını hatırlamadığım İngilteredeki şirketine başvurmayı öneren Filistinliydi  dedi.



AKP hükümeti ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğanın ailesi ile ilişkileri olan Camuz, Erdoğanın oğlu Bilal Erdoğanın bir dönem yasal sözcülüğünü üstlenen bir isim. Aslında avukat olmayan Camuzun İngilterede Stoke White LTD adında bir danışmanlık şirketi bulunuyor.

Dosyada yer alan iddialara göre Hakan Camuzun yöneticisi olduğu şirket ve bir vakıf 2019-2020 yılları arasında Equality adlı paravan şirkete en az 115 bin euro yolladı. Belgelerde paravan şirkete Camuzun firması üzerinden 55 bin euro, mütevelli heyetinde olduğu ve Londrada 2009 yılında kurulan Radiant Trust Vakfının hesaplarından da yine aynı dönemde 60 bin euro para aktarıldığı görülüyor.



Giorgi ifadesinde, organizasyonundaki görevinin eski patronu Antonio Panzerinin muhasebecisi Monica Bellini ve kızı Silviayı Hakan ile temasa geçirmek olduğunu söyledi. Giorgi, yaptığı işleri Silvia bir avukat olarak raporları hazırlıyordu. Ben de yabancı dil bilgimle Equality şirketine yardımcı oluyordum. İtalyan firmasının İngiliz firmasını kullanmasını kılıfına uydurmak için raporlar İngilizce sunulmalıydı. O yüzden ben de ailemde İngilizce konuşanlardan yardım isteyerek hizmet verdik, ama ailem aslında ne olup bittiğini bilmiyordu diye anlattı.   
Paravan şirketin hesaplarını inceleyen yetkililer, Camuzun yanı sıra Türkiyeden başka bir şirketin daha Equalitye para yolladığını tespit etti. Bu şirketin adı belgelerde Team Organizasyon Basın Yayın Ticaret Limited Şirketi olarak geçiyor. İstanbul Fatihte 2016da Filistin uyruklu Hamza A. F. Harara tarafından kurulan şirket, Şubat 2018de Lübnan vatandaşı Hassan Derghama devrediliyor. Elde edilen bilgilere göre şirket devir sonrası, Aralık 2018 ile Şubat 2019 arasında, İtalyadaki paravan şirkete toplamda 200 bin euro ödeme yaptı.

Giorginin para transferi ile ilgili iddialarını, eski patronu Panzerinin verdiği ifadeler de destekliyor. Belgelere göre Panzeri, Katardan gelen paranın büyük bir kısmının kendilerine Londradaki bir Türk iş adamı ve avukatı aracılığıyla aktarıldığını söyledi. Giorginin ifadesinde bahsettiği Filistinlinin Harara mı ya da Dergham mı olduğu ise bilinmiyor. Camuzun soruşturmaya dahil edilip edilmeyeceği de belirsiz.

Camuz yolsuzluğa karıştığı iddiasını kabul etmedi

Şu anda soruşturma dosyasına dahil olmayan Hakan Camuz, hakkındaki iddialara ilişkin DW Türkçenin sorularını yanıtladı. Paravan şirket Equalitye ödemeler yaptığını kabul eden Camuz, ancak Katar Gate soruşturması kapsamında adı geçen siyasileri tanımadığını belirterek Katar lehine rüşvet parası sağlamak üzere şirkete ödeme yaptığı iddialarını yalanladı.

Francesco Giorgi ile Katarın başkenti Dohada tanıştığını, kendisinin özellikle APdeki başarılı lobi çalışmalarından çok etkilendiğini belirten Camuz, Giorgiden etik lobicilik hizmetleri almak ve Avrupa Birliği fonlarına erişmek için ödemeleri yaptığını söyledi.

Hakan Camuz ve Erdoğan ailesiyle ilişkisi  
Daily Sabahın haberine göre, CNBCde yayınlanan ve Bilal Erdoğanı aşırı İslamcı gruplara yardım ettiği iddia edilen İnsan Hak ve Hürriyetleri ve İnsani Yardım Vakfı (İHH) ile ilişkilendiren bir habere karşı açılan tekzip davasında Hakan Camuz, 2014 yılında Erdoğanın basın sözcülüğünü yapmıştı.
Camuzun İngilteredeki şirketi ayrıca 10 kişinin İsrail askerleri tarafından öldürüldüğü Mavi Marmara olayını Uluslararası Ceza Mahkemesine taşımak istemiş, ancak mahkeme başvuruyu kabul etmemişti.

Hakan Camuz, AKP hükümetinin dış politikaları ile bağlantılı davalarla da biliniyor. DW Türkçeye yolladığı yanıtta Suriye Devlet Başkanı Beşar Esada karşı Uluslararası Ceza Mahkemesinde dava açan ilk firma olduklarını, Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri haklarında savaş suçları ve siyasi suikastler suçlamasıyla, Hindistan hükümeti hakkında da Keşmirde işlediği iddia edilen insan hakları suçları nedeniyle Avrupanın farklı ülkelerinde dava açtıklarını belirtti.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan öncülüğünde kurulan TÜRGEV (Türkiye Gençlik ve Eğitime Hizmet Vakfı) ve Ensar Vakfı işbirliği ile 2014 yılında ilk olarak ABDde kurulan TURKEN Vakfının İngiltere temsilciliği de 2015 yılında Hakan Camuzun firması Stoke Whiteın Londradaki adresinde kuruldu. Camuz, vakfın İngiltere temsilciliğini 2019a kadar yönetti.

Sonrasında vakfın yönetimi hukuk firmasındaki ortağı Türkan Akbaş ile Recep Tayyip Erdoğanın yakın arkadaşı ve çocuklarının eğitim sponsoru Remzi Gürün kızı Yasemin Gür Solmaza bıraktı.

Türk ve Müslüman öğrencilere barınma, burs ve diğer kültürel programlar aracılığıyla yardım ettiği belirtilen TURKEN Vakfı, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlunun 2022 yılının Mayıs ayındaki iddialarıyla gündeme oturmuştu. CHP lideri Kılıçdaroğlu, ABDdeki TURKEN vakfına toplamda bir milyar lira aktardığını belirtip Toplu bir kaçış planı yürürlükte diyerek Cumhurbaşkanı Erdoğanın vakıf süsü verdiği paralel yapılarla yurt dışına para aktardığını iddia etmişti.

Hakan Camuz - Mehmet Şimşek bağlantısı

Hakan Camuzun şu anda iş hayatını Londrada sürdüren eski Maliye Bakanı Mehmet Şimşekle de bağlantısı bulunuyor. DW Türkçenin araştırmasına göre Mehmet Şimşek 5 Ağustos 2021 yılında İngilterede London RS Properties adı altında bir firma kurdu. Firmanın kuruluşunda yer alan ve bir dönem müdürlüğünü yapan kişi ise Hakan Camuz.

London RS Properties firmasının Mehmet Şimşekle beraber diğer bir ortağı da Türkiye’nin bir çok yerinde köprü, viyadük, otoyol, ve maden projesi ihaleleri alan Ek-Pet İnşaat şirketinin Yönetim Kurulu Başkanı Abdurrahman Reşitoğlu.

DW Türkçenin bu konudaki sorusuna yanıt veren Camuz, London RS Properties gayrimenkul sirketi kuruluş aşamasında prosedürler doğrultusunda bir ihtiyaçtan dolayı çok kısa bir sure direktörlük rolümün olduğu ve kurulduktan hemen sonra istifa ettiğim bir firmadır yanıtını verdi. Camuz, eski Maliye Bakanı Mehmet Şimşeki dostu olarak tanımladı.

Mehmet Şimşek ise DW Türkçenin konuya ilişkin sorularına yanıt vermedi.

Sahte evlilikler düzenleyen göçmenlik uzmanı
Camuz, DW Türkçeye gönderdiği yanıtlarda faaliyetlerini de göçmenlik hukuku alanında yaptığımız çalışmalar son 10 yılda daha çok insan hakları ihlalleri ve savaş suçları alanında yoğunlaşmış bulunmaktadır şeklinde açıkladı.

Mütevelli heyetinde bulunduğu ve insan hakları örgütü olarak tanıtılan Radiant Trustın web sitesine göre vakfın tek bir çalışanı var. O da operasyon müdürü Zafer Altınbaş. Radiant Trust sayfasına göre göçmenlik ve insan hakları konularında uzman olan Altınbaş, İngiltere basınında yer alan bilgilere göre 2013 yılında Arnavutluk mafyası mensupları da dahil binlerce kişiye sahte evlilikler düzenleyerek Birleşik Krallık vatandaşlığı almalarını sağlamak ve bu yolla elde edilen 2 milyon sterlinlik haksız kazancı aklamaktan yargılanarak 6 yıl 9 ay hapis cezasına çarptırıldı.

İtalyanca da bildiği belirtilen Zafer Altınbaş, 26 Nisan 2019da Londrada kurduğu Black Pearl Management Consultancy adlı şirketinin yönetimini 26 Ekim 2021 tarihinde Hakan Camuza devretti.

Katar Gatede neler olmuştu?
Belçikanın başkenti Brükselde savcılığın yürüttüğü yolsuzluk soruşturması kapsamında Aralık 2022de 16 eve yapılan baskınlarda 1,5 milyon euro nakit para ele geçirilmiş ve Yunan siyasetçi Eva Kaili gözaltına alınmıştı. Polis, Kailinin dairesinde yaptığı aramada içinde yüklü miktarda nakit paranın bulunduğu çantalar bulunduğunu duyurmuştu. 2022 FIFA Dünya Kupasının ev sahibi Katarın yanı sıra ve Fasın da aralarında bulunduğu ülkelerin AP vekillerine ve çalışanlarına rüşvet verdiği iddiasıyla başlatılan soruşturmada dört kişi tutuklandı.

Soruşturma kapsamında yürütülen operasyonda Eva Kailinin evinde yüklü miktarlarda nakit para ele geçirilmiştiSoruşturma kapsamında yürütülen operasyonda Eva Kailinin evinde yüklü miktarlarda nakit para ele geçirilmişti
Soruşturma kapsamında yürütülen operasyonda Eva Kailinin evinde yüklü miktarlarda nakit para ele geçirilmiştiFotoğraf: AFP
Ancak Panzeri ve Giorgi, APnin diğer üyelerini etkilemek için Katar ve Fastan rüşvet aldıklarını itiraf ederek savcılıkla anlaşma yapıp şartlı tahliye edildi. Aralık ayında tutuklanan ve bütün suçlamaları reddeden Eva Kaili ise 14 Nisana kadar tutuklu kaldı. Bu tarihte Kailinin de şartlı tahliyesiyle artık tutuklu sanık kalmadı. Soruşturma devam ediyor.

Giorgi ve Panzerinin haftalarca aynı hücreyi paylaştıkları basına yansımış ve gözaltında birlikte savunma planlamış olabilecekleri suçlamalarına yol açmıştı. Uzmanlara göre iki şüphelinin bir hücreye kasıtlı olarak konularak konuşmalarının kaydedildiği durumlar Belçikada daha önce yaşandı.

DWnin incelediği belgelere göre, Panzeri ifadesinde, Kailinin 2019 Avrupa Parlamentosu seçim kampanyasını finanse etmek için Katardan 250 bin euro aldığını iddia etti.

Katar Şeyhinin vergi cennetindeki firması
Öte yandan DWnin yaptığı araştırmaya göre, Katarı yöneten Al-Thani hanedanı mensubu ve Katar Uluslararası İslami Bankası Genel Müdürü Halid Thani Al Thani İngiltereya bağlı bir vergi cenneti olan Jersey adasında kayıtlı Radiant Properties Limited adlı bir firmanın sahibi.


Recep Tayyip Erdoğan, (sağ kolunda) Katar Uluslararası İslami Bankası Genel Müdürü Halid Thani Al Thani ile.

Süddeutsche Zeitung ve Uluslararası Araştırmacı Gazeteciler Konsorsiyumu (ICIJ) tarafından 2017 yılında yayınlanan Paradise Papers belgelerindeki Appleby Hukuk Bürosu arşivlerinde Jerseyde kayıtlı Radiant Properties Limited adlı bir firmanın yine İngilterede kayıtlı Radiant Trust tarafından yönetildiği belirtiliyor. Ancak adı geçen Radiant Trustın Hakan Camuzun mütevelli heyetinde bulunduğu vakıf olduğuna dair ise bir kanıt evraklarda bulunmuyor.

DWnin bütün sorularına cevap veren Camuz, Şeyh Halid Thani Al Thani ile bir ilişkisi olup olmadığı sorusuna yanıt vermedi.

Halid Thani Al Thani de bu haberin yayınlandığı tarihe kadar DWnin sorularına yanıt vermedi.

Son güncelleme: 08:47 20.04.2023
SIRADAKİ HABER
Sayfa Başı