Almanya’da koalisyon hükümetinin büyük ortağı Hristiyan Birlik partilerinden (CDU/CSU) siyasetçiler çifte vatandaşlık uygulamasına son verilmesi çağrısında bulundu. CDU, CSU ve hükümetin küçük ortağı Sosyal Demokrat Parti (SPD) arasında yapılan koalisyon anlaşması ile çifte vatandaşlık hakkı güvence altına alınmıştı.
Hristiyan Sosyal Birlik (CSU) milletvekili Stephan Mayer, Bild gazetesine yaptığı açıklamada, “Çifte vatandaşlığı hâlâ bu şekilde istiyor muyuz” diye sordu ve vatandaşlık yasasında reform çağrısı yaptı.
Mayer, “Şiddet uygulayanların, ağır suçluların, anayasa düşmanlarının, antisemitiklerin ve Alman düşmanlarının, eğer iki pasaportları varsa, vatandaşlıkları ellerinden alınmalıdır” diye konuştu.
Alman siyasetçi, “Vatandaşlık gibi bir ayrıcalık hediye edilen” kişilerin Alman değerleri ve Almanları “ayaklar altına almasına göz yumulmaması” çağrısında da bulundu.
Türklere çifte vatandaşlık Scholz döneminde gelmişti
Hristiyan Demokrat Birlik’in (CDU) iç politika uzmanı Cornell Babendererde de yine Bild’e verdiği demeçte, “Çifte vatandaşlık istisna olmalı, kural değil” dedi.
2023 yılında vatandaşlığa alınan 200 bin kişinin yüzde 80’inin önceki vatandaşlıklarından vazgeçmediğine dikkat çeken Babendererde, “Vatandaşlığa kabul edilenlerin yüzde 80’i Alman vatandaşlığına ek olarak eski pasaportlarını da ellerinde tutmak istiyorsa, kendimize şu soruyu sormalıyız: Acaba ülkemize olan sevgi ve aidiyet hisleri o kadar güçlü değil mi? Yoksa mesele sadece Alman pasaportunun sağladığı avantajlardan yararlanmak mı?” diye sordu.
Almanya’da çifte vatandaşlık hakkı SPD’li bir önceki Başbakan Olaf Scholz’un döneminde Türkleri de kapsayacak şekilde genişletilmişti. Bundan önce Avrupa Birliği ülkeleri ve İsviçre’den gelenlere hariç, Alman vatandaşlığına geçmek isteyenlerden önceki vatandaşlıktan çıkmaları şart koşuluyordu. Pek çok kişi geldikleri ülke ile duygusal veya maddi bağları sebebiyle Alman vatandaşlığına başvuramıyordu.
Aynı dönemde vatandaşlık başvurusu için Almanya’da gerekli minimum ikamet süresi de sekiz yıldan beş yıla düşürülmüştü.
Seçim döneminde Hristiyan Birlik partili siyasetçiler çifte vatandaşlığın kaldırılması yönünde kampanya yapmış ancak koalisyon pazarlığı sürecinde bu talepten geri adım atmışlardı. Bu süreçte suça karışanların Alman pasaportlarının iptal edilmesi de gündeme gelmiş ancak bunun “ikinci sınıf vatandaşlar” yaratacağından endişe edilerek bundan vazgeçilmişti.
Çifte vatandaşlık hakkı verilmesinden sonra Alman vatandaşlığına geçen Türkiye kökenlilerin sayısında artış olduğu belirtiliyor.







