• Turkhane Logo

Almanya son 3 nükleer santraline de veda ediyor

Almanya, Ukrayna savaşının yol açtığı enerji krizi nedeniyle ertelediği son 3 nükleer santralini kapatma kararını Cumartesi günü hayata geçirecek. Diğer yandan dünya genelinde nükleer enerjiye artan bir ilgi var.

17:22 11 Nisan 2023 Salı
Almanya son 3 nükleer santraline de veda ediyor
Almanya, Ukrayna savaşının yol açtığı enerji krizi nedeniyle ertelediği son 3 nükleer santralini kapatma kararını Cumartesi günü hayata geçirecek. Diğer yandan dünya genelinde nükleer enerjiye artan bir ilgi var.

Almanya nükleer enerjiyle tamamen vedalaşmaya hazırlanıyor. Bir süredir nükleer santrallerini kademeli olarak kapatan ülkedeki son üç nükleer santral de Cumartesi günü tamamen kapatılacak. Söz konusu tesisler, 1989da faaliyete başlayan Stuttgart yakınlarındaki Neckarwestheim nükleer santrali, Bavyeradaki Isar 2 kompleksi ve kuzeydeki Emsland santrali.

DW Türkçenin haberine göre ülkedeki son üç nükleer santral daha önceki plana göre 31 Aralık 2022de kapatılacaktı. Ancak Rusyanın Ukraynayı işgal etmesiyle başlayan enerji krizi nedeniyle bu plan ertelenmişti.
Almanyada ilk kez 2002 yılında gündeme gelen nükleer enerjiyi terk etme fikri 2011 yılında Japonyada yaşanan Fukuşima felaketinin ardından hızlandırıldı. 

O dönemki Başbakan Angela Merkel, Fukuşima felaketinin Japonya gibi yüksek teknolojiye sahip bir ülkede bile nükleer enerjinin risklerinin güvenli bir şekilde kontrol edilemeyeceğini gösterdiğini söylemişti.
Karar, nükleer enerji hareketinin güçlü olduğu ülkede kamuoyundan da destek gördü.
Geri dönüş yok   Ancak bu plan Rusyanın Şubat 2022de Ukraynayı işgal etmesinin ardından, yaşanan büyük enerji krizi nedeniyle tartışmalı hale geldi. Santrallerin kapatılmasına birkaç ay kala, tesislerin faaliyetlerine bir süre daha devam etmesi yönünde çağrılar yapıldı.
Bunun üzerine Alman hükümeti santrallerin ömrünü 15 Nisana kadar uzatmayı kabul etti.
Sürenin uzatılmasına destek veren Neckarwestheim Belediye Başkanı Jochen Winkler, ancak son plandan geriye dönüşün mümkün olmadığını belirterek, Kış daha zor geçseydi, elektrik kesintileri ve gaz sıkıntısı yaşansaydı yeni bir tartışma olabilirdi. Ancak sıvılaştırılmış doğal gaz (LNG) ithalatının hızlanması sayesinde çok fazla sorun yaşamadan bir kış geçirdik dedi. 
Almanyada nükleer santrallerin kapatılması için yoğun bir kamuoyu baskısı vardı.Almanyada nükleer santrallerin kapatılması için yoğun bir kamuoyu baskısı vardı.
Almanyada 2003 yılından bu yana 16 reaktör kapatıldı. Son üç santral geçen yıl Almanyanın ihtiyacı olan enerjinin yüzde 6sını karşıladı. 1997de ise tüm nükleer santrallerden sağlanan enerjinin payı yüzde 30,8 düzeyindeydi. Bu arada ülke 2022de enerjisinin yüzde 46sını yenilenebilir kaynaklardan üretti. Bu oran yaklaşık 10 yıl önce yüzde 25 civarındaydı.
Dünyada nükleer enerjinin kullanımıyla ilgili iniş ve çıkışlarAlmanya son nükleer reaktörlerini kapatmaya hazırlanırken, birçok ülke enerji bağımlılığını azaltmak ve fosil yakıt emisyonlarını düşürmek için nükleere yöneliyor.
Uluslararası Enerji Ajansına (UAE) göre şu anda Almanya hariç 31 ülkede nükleer enerji kullanılıyor ve bu  dünya genelinde üretilen elektriğin yaklaşık yüzde 10unu oluşturuyor. 
Sektör Fukuşima faciasının ardında ciddi bir gerileme yaşadı ve birçok reaktör güvenlik endişeleri nedeniyle rafa kaldırıldı. Çin devasa reaktör inşa programını ağırdan alırken, Almanyanın yanı sıra İsviçre de nükleer enerjiden tamamen vazgeçme kararı aldı.

İtalya, tarihin en büyük nükleer felaketi olan Ukraynadaki Çernobil santralindeki patlamanın ardından 1987 yılında atom enerjisinden vazgeçmeye karar vermişti.     
Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu (UAEK) verilerine göre, dünya genelinde 2002de 441 reaktörle faaliyet gösteren, 2022 yılı sonunda bu 422ye geriledi.
Mevcut santrallerin eskimesine karşın, hayata geçirilen yeni proje sayısı dünya 1970ler ve 1980lere kıyasla çok daha düşük. 1976da 44 olan yeni nükleer enerji projesi sayısı 2022de 10a düştü. 
En fazla santral ABDde
Amerika Birleşik Devletleri (ABD) 92 reaktörle nükleer enerji alanında en büyük güç. Reaktörlerin ortalama yaşı 42; buna karşın sadece iki yeni reaktör inşa halinde. Başkan Joe Biden temiz enerji olarak tanımladığı nükleer enerjiden 2035 yılına kadar yüzde 100 oranda faydalanmayı savunuyor.
Ortalama 37 yaşında 56 reaktöre sahip olan Fransa, kişi başına en yüksek oranda nükleer enerji kullanan ülke.   
Daha önce nükleer enerji bağımlılığını azaltmaya karar veren Fransa, 2035ten başlayarak altı ila 14 yeni reaktörü devreye sokmayı planlıyor.
2003 yılında nükleer enerjiyi aşamalı olarak sonlandıran bir yasa çıkaran Belçika, santralleri kapatmayı 2035 yılına 10 yıl kadar erteledi.     
İngilterede çoğu ömrünü tamamlamak üzere olan dokuz reaktör bulunuyor ve hükümet 2050 yılına kadar sekiz yeni reaktör inşa etmeyi planlıyor. Ancak artan maliyetler nedeniyle bu planda sarkmalar bekleniyor.
Rusya projelerini ülke dışında hayata geçiriyor
Bağımsız uzmanlar tarafından kamuya açık verilere dayanılarak yapılan Dünya Nükleer Endüstrisi Durum Raporu, son üç yılda dünya çapında başlatılan 25 nükleer santral projesinin tamamının ya Çinde yer aldığını ya da Rus nükleer endüstrisi tarafından desteklendiğini ortaya koyuyor.
Rusya, ABD ve Kanada teknolojisini kullanan Çinin şu anda 57 reaktörü var. Pekin yönetimi hali hazırda ülke içindeki projelere ve Pakistan ile ortaklıklara yöneltmiş durumda.
Diğer yandan uluslararası pazara hakim olan Rusyanın 2000li yıllardan bu yana yapımına dahil olduğu 25 reaktörden sadece beşi ülke içerisinde bulunuyor. Geri kalanlar Türkiyedeki Akkuyu Nükleer Santraliyle beraber Bangladeş, Belarus, Çin, Hindistan, İran, Slovakya ve Mısırda yer alıyor.
Japonyanın geri dönüşü Enerji krizi, yakın dönemde büyük bir felaket yaşayan Japonyada bile nükleer enerjiyle ilgili planları yeniden gözden geçirilmesine neden oldu. Fukuşima sonrası santrallerin faaliyetlerini durduran Japonya geçtiğimiz yıllarda bunları kademeli olarak yeniden devreye almaya başlamıştı. Şimdi ise bu süreci hızlandırmanın yanı sıra yeni nükleer reaktörlerin inşası için de planlar yapılıyor.
Çek Cumhuriyeti, Hindistan ve Polonya gibi ülkeler de nükleer enerjiyi karbon salınımı yüksek olan kömürlü termik santrallere bağımlılıklarını azaltacak bir araç olarak görüyor. Hollanda ve İsveçte de nükleer enerjiye ilgi artmış durumda.
Hal böyle olunca, Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu da tahminlerini üst üste ikinci kez yükselterek 2050 yılına kadar dünya çapında kurulu nükleer gücün iki kattan fazla artabileceği öngörüsünde bulunuyor.

Son güncelleme: 17:22 11.04.2023
SIRADAKİ HABER
Sayfa Başı