• Turkhane Logo

Almanya savaş suçu işleyen Esad'ı yargılamaya hazırlanıyor

Esad’ın Suriye’deki kimyasal saldırılardaki rolü, Almanya’da yapılan suç duyurusunda, tanık ifadeleri ve bulgularla ortaya kondu. DW ve Spiegel bulguların ayrıntılarına ulaştı.

13:17 27 Kasım 2020 Cuma
Almanya savaş suçu işleyen Esad'ı yargılamaya hazırlanıyor
Esad’ın Suriye’deki kimyasal saldırılardaki rolü, Almanya’da yapılan suç duyurusunda, tanık ifadeleri ve bulgularla ortaya kondu. DW ve Spiegel bulguların ayrıntılarına ulaştı.

DW Türkçe haberin Türkçesini yayınladı. Yayınlanan haber şöyle:
Füzelerin sesleri farklıydı o gece… Bu sefer, Suriyede muhaliflerin kontrolü altındaki bölgeleri sıklıkla hedef alan füze saldırılarına eşlik eden o patlama sesleri duyulmadı.
21 Ağustos 2013 tarihinde Doğu Guta’ya kimyasal başlıklı füzelerle saldırıldı. Sarin sinir gazı, havanın da serin olması nedeniyle, sivillerin bu tür saldırılar esnasında hayatta kalabilmek için sığındıkları binaların daha alt katlarına kadar yayıldı.
Üç çocuk annesi hemşire Eman F., tanıklık ettiklerini, Kıyamet günü gibiydi, insanlar sanki üzerlerine böcek ilacı sıkılmış karıncalar gibi ölmüştü diye anlatıyor. Yolların cesetlerle dolu olduğunu söyleyen Eman F. Yolda kalmış arabaların içleri de cesetlerle doluydu, sanki kaçmak isterken ölmüş gibiydiler diyor.
400ü çocuk en az bin kişi boğularak öldü

Zehirli bir sinir ajanı, kimyasal bir silah olan sarin gazının herhangi bir kokusu yok. Bu nedenle varlığı, ancak kurbanlarının solunum yolu kaslarını felce uğratması, boğularak ölümlerine yol açmasıyla birlikte fark ediliyor.
Eman F., o saldırıda 19 yaşındaki oğlunu kaybetti. Cesedini internette paylaşılan fotoğraflarda teşhis eden ailenin, oğullarının cenazesini alıp defnetme fırsatı dahi olmadı. Çünkü o saldırıda ölenler, hızlıca toplu mezarlara defnedildi.
Pek çok bağımsız kaynağa göre, Gutadaki kimyasal saldırıda, 400’ü çocuk, en az bin kişi hayatını kaybetti. Hayatta kalanlar, saldırıdan Suriye rejimini sorumlu tutuyor. Şam yönetimi ise herhangi bir sorumluluğu olmadığını söyleyerek bu iddiaları reddediyor. 
Failler neden yargılanmadı? 
Uluslararası hukuka göre sivillerin kimyasal silahlarla hedef alınması bir savaş suçu. Ancak faillerin Uluslararası Ceza Mahkemesinde yargılanması için yapılan girişimler, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin daimi üyeleri Rusya ve Çinin uyguladıkları veto nedeniyle sonuç vermedi.
Suriyedeki kimyasal saldırılar dünya genelinde infial oluşturmuş olsa da bu suçu işleyenler yargılanmadı. Ancak Almanyada, Doğu Guta saldırısından yedi yıl sonra yapılan bir suç duyurusu, çok önemli bir dönüm noktasının habercisi olabilir.
Çünkü Açık Toplum Adalet İnsiyatifi, Suriye Arşivi ve Suriye Medya ve Özgürlükler Merkezi adlı hükümet dışı örgütler, Ekim ayının başında Federal Başsavcılığına, 2013 yılında Doğu Guta, 2017 yılında ise Han Şeyhun’a düzenlenen sarin gazı saldırılarının sorumluları hakkında suç duyurusunda bulundu. 

Almanyada yargılanabilirler
Almanyada, 2002 yılında, savaş suçları ve soykırım gibi uluslararası suçların soruşturulması ve kovuşturulmasını kapsayan evrensel yargı yetkisi ilkesi kabul edildi.
Bu adımla Almanya yargılama yetkisini, uluslararası toplumu bir bütün olarak etkileyen en önemli suçları da kapsayacak şekilde genişletmiş oldu. Bu nedenle bu suçların failleri, suçun işlendiği yer, sanığın uyruğundan bağımsız olarak, Alman mahkemelerinde yargılanarak cezalandırılabilir.
İşte üç hükümet dışı örgüt, bu hukuki zemine dayanarak Karlsruhe kentindeki Federal Başsavcılığına suç duyurusunda bulundu.
Zaten Federal Başsavcılık’taki savaş suçları birimi, 2011 yılında, Suriye’de işlenen savaş suçları ile ilgili başlattığı soruşturma çerçevesinde bu kapsama giren suçlar ve sorumluları hakkında bilgi topluyor, araştırmalar yürütüyor.
DWnin sorularını yanıtlayan Federal Başsavcılık sözcüsü, sarin gazı saldırıları hakkında suç duyurusunda bulunulduğunu doğrularken, Sunulan delilleri inceliyoruz, bu aşamada ancak bu kadarını söyleyebilirim bilgisini paylaştı.
Tanık ifadeleri ve kanıtlar  
Kimyasal saldırılar hakkındaki suç duyurusu çok kapsamlı belgeler ve en az 50 tanığın ifadesine dayanıyor. Bu tanıklar arasında üst düzey askeri yetkililer ile kimyasal silah programının geliştirilmesi ve korunmasından sorumlu olan Suriye Bilimsel Çalışma ve Araştırma Merkezinde (SSRC) görevli bilim insanları bulunuyor.
Kanıtlar, 2013 yılındaki Guta saldırısında, sarin gazı kullanılması emrini veren komutanın, Suriyede en güçlü ikinci adam olarak nitelendirilen, aynı zamanda Devlet Başkanı Beşar Esad’ın erkek kardeşi olan Mahir Esad olduğuna işaret ediyor.
Bununla birlikte tanıkların ifadeleri, sarin sinir gazı gibi stratejik mühimmatların ancak Beşar Esad’ın onayı ile kullanılabilmiş olabileceğine dikkat çekiyor. Ve DWnin de incelediği belgelerde yer verilen bulgular, Beşar Esad’ın, kimyasal saldırının yapılması için erkek kardeşine izin vermiş olduğunu gösteriyor.
Beşar Esad’in sorumluluğu 
Açık Toplum Adalet İnsiyatifinin kıdemli avukatı Steve Kostas, Beşar Esadın saldırılarla ilgili karar alma sürecine müdahil olduğu yönünde ellerinde kanıt olduğuna dikkat çekerek, Elimizde onun sarin saldırılarına karıştığına işaret eden bilgiler olduğu kesin diye konuştu.
Başsavcılığa sunulan belgeler, Beşar Esad’ın kardeşi Mahir Esad’ın kimyasal saldırı emrini operasyonel düzeyde nasıl vermiş olabileceğini gösteriyor. Ayrıca Steve Kostas, SSRC içerisinde, 450 olarak adlandırılan bir elit birimin bulunduğuna dikkat çekerek, Bu birimin sarin saldırılarının planlaması ve uygulanmasında önemli ölçüde yer aldıklarını gösterdik dedi.
Sunulan belgelerde ayrıca kimyasal füze başlıklarının bu ekip tarafından hazırlanmış olabileceği ve bu füzelerin Mahir Esadın doğrudan komutası altındaki 115inci füze birliği tarafından fırlatıldığı aktarılıyor.
Steve Kostas, O birimdeki emir komuta zincirini ve devlet başkanlığı sarayı ile bağını ortaya koyduk dedi. Emir komuta zincirini gözler önüne seren tanık ifadeleri, Beşar Esad’ın kimyasal saldırılarla bağlantısına dair elde edilebilinen en güçlü deliller olarak değerlendiriliyor. 
Yargılama için yeterli mi?
Peki bu belgeler, tanık ifadeleri, Alman savcıların iddianame hazırlayabilmesi, Suriyedeki kimyasal saldırıların sorumlularının Almanyada yargılanabilmesi için yeterli mi?
DWnin sorularını yanıtlayan Leiden Üniversitesi Uluslararası İnsani Hukuk Forumu Direktörü Robert Heinsch, savaş suçlarının büyük bir bölümünün emir komuta zinciri olan ordular tarafından işlendiğine dikkat çekerken, Saldırı emrini veren, saldırıda sorumluluğu olan, hatta emri vermeyen ancak bilen ya da bilgi sahibi olması gerektiği düşünülen herkes hakkında soruşturma açılabilir dedi.
İkinci Dünya Savaşı sonrasında kurulan Nürnberg ve Tokyo mahkemeleri de bu tür suçların faillerinin yargılandığı mahkemelere örnek teşkil ediyor.
Almanyada evrensel yargı yetkisini kullanan hakimler, 2015 yılında, Ruandalı Hutu lideri Ignace Murvanashkaya ve yardımcısını yargılamış, insanlığa karşı suç işlediklerine hükmetmişti. Karara itiraz eden Murvanashkaya, yeniden yargılanmayı beklerken, 2018 yılında hayatını kaybetmişti.
Evrensel yargı yetkisinin kullanıldığı bir diğer dava da Koblenz Eyalet Yüksek Mahkemesi’nde görülüyor. Burada üst düzey Esad rejimi yetkilileri, sistematik işkence suçlamasıyla yargılanıyor.

Son güncelleme: 13:17 27.11.2020
SIRADAKİ HABER
Sayfa Başı