ABD İç Güvenlik Bakanı Kristi Noem, Brown Üniversitesi’nde silahlı saldırı düzenleyen failin Green Card çekilişi yoluyla çeşitlilik vizesi alarak ülkeye geldiğinin tespit edildiğini açıkladı.
Noem, bu nedenle çeşitlilik vizesinin dahil olduğu Diversity Immigrant Visa Program (DV1 – Göçmen Çeşitlilik Vize Programı) uygulamasının süresiz olarak askıya alındığını duyurdu.
Noem, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada saldırganın 2017 yılında Green Card çekilişi kapsamında ABD’ye giriş yaptığını ve daimi oturum izni aldığını belirterek “Başkan Donald Trump’ın talimatıyla ABD Vatandaşlık ve Göçmenlik Hizmetleri’ne (USCIS) programın derhal durdurulması yönünde talimat verdim” ifadelerini kullandı.
Saldırının faili ölü bulundu
Brown Üniversitesi’nde 13 Aralık’ta düzenlenen saldırının zanlısı Claudio Neves Valente adlı zanlı günler süren arama çalışmalarının ardından New Hampshire eyaletinde bir depoda ölü olarak bulundu. Rhode Island polisi, failin yanında iki silah ve saldırılarla bağlantılı deliller ele geçirildiğini söyledi.
Yirmi yıl önce Brown Üniversitesi öğrencisi olan 48 yaşındaki Portekizli Claudio Neves Valente, sınav sırasında öğrencilere ateş açarak 2 öğrenciyi öldürmüş, 9 kişiyi yaralamıştı.
Yetkililer, zanlının iki gün sonra Massachusetts Institute of Technology’de (MIT) bir profesörü de evinde silahla öldürdüğü üzerinde duruyor.
ABD’li yetkililer, saldırının olası nedenine ilişkin soruşturmanın sürdüğünü, yüzlerce kolluk kuvveti ve FBI personelinin operasyona katıldığını belirtti.
Green Card çekilişi nedir?
ABD Dışişleri Bakanlığı verilerine göre, kamuoyunda “Green Card çekilişi” olarak bilinen DV1 kapsamında, göç oranı düşük ülkelerden gelenlere her yıl yaklaşık 50 bin daimi oturum vizesi veriliyor. Programa başvuranların en az lise mezunu olması veya belirli bir iş tecrübesine sahip olması ve güvenlik soruşturmasından geçmesi gerekiyor.
Kongre tarafından oluşturulan çeşitlilik vizesi programının durdurulmasına yasal itirazların olacağı tahmin ediliyor.
ABD Başkanı Donald Trump, daha önce yaptığı açıklamalarda söz konusu programı eleştirerek, ülkenin güvenliği açısından risk oluşturduğunu savunmuştu.







