Bu şirket tarafından ise başta ABDde Donald Trumpın seçilmesi olmak üzere pek çok seçime müdahale edildiği belirtiliyor. Bunu ise Facebooktan elde ettikleri kişisel verilerinizle yaptıkları ifade ediliyor.
ABDde yapılan araştırmalarda Googleın da arama önerileriyle isterse seçimleri manipüle edebileceği tespiti yapıldı.
Bir psikolog, arama motorlarının aklımızı güçlü ve büyük ölçüde fark edilmeyen şekillerde aktarabileceğine inanıyor. Facebook ve Googleın her bir kişiyle ilgili tuttuğu tüm verileri çıkardı ve dosyaları karşılaştırdı. Sonuçlar onu şaşırttı çünkü Google, Facebooka göre çok daha fazla bilgi toplamıştı.
Webteknonun Financial Timestan aktardığına göre sonrasında psikolog, bu konunun neden dile getirilmediğini sorguladı ve özellikle de Google’ın hizmetlerini her gün defalarca kullandığımızı hatırlattı. Bu sonucun sebebi olarak Googleın kendisinin topladığı verilere bağlı kalması ve daha sonra kullanıcılar için özelleştirilmiş, hedeflenmiş arama ve reklam teklifleri oluşturmak için bunu kullanması olabileceği aktarıldı.
Facebook üçüncü taraf geliştiricilerin verilere erişmesine izin veriyor, bu yüzden Cambridge Analytica’nın verileri kullanması büyük bir kriz yarattı.
Googleın bilgileri şirketin içerisinde kullanıyor olması daha masum gözükebilir ancak bu rahatlayabileceğimiz anlamına mı geliyor? Kaliforniyada Amerikan Davranışsal Araştırma ve Teknoloji Enstitüsü ile psikolog Robert Epstein, rahat olmamız gerektiğini düşünmüyor. Son yıllarda, psikolog arkadaşları ve veri bilimcileri ile Google’ın “arama” ya da “otomatik tamamlama” fonksiyonuna kapsamlı bir araştırma yaptı.
Bu onu arama motorlarının aklımızı olağanüstü güçlü ve büyük ölçüde fark edilmeyen şekillerde aktardığına inandırdı. Bir araştırma makalesinde “Bir arama motoru, insanların aramalarını, arama çubuğuna yazılan ilk karakterden manipüle etme gücüne sahip” şekilinde yer aldı. Makale sahibi araştırmacı, bunun siyaseten kullanılabileceğini aktarıyor.
Araştırmacı “Bir arama motoru şirketi için seçimleri manipüle etmenin basit ama güçlü bir yolu, bir veya daha fazla olumsuz arama önerisinin karşıt aday için görünmesine izin verirken, desteklediği adayın negatif arama önerilerini bastırmaktır. sözlerini kullandı.
Yapılan bir ankette, 661 Amerikalıdan Avustralya seçimlerinde iki adaydan birini seçmesini istediler. Avustralya siyaseti hakkında çok fazla bilgi sahibi olmadıkları düşünüldüğünden katılımcılara, sözcükler yazıldığında her zamanki otomatik tamamlama önerilerini sunan bir Google tipi arama motoruyla araştırmaları istendi.
Bununla birlikte araştırmacılar, bir adayın adının altında gösterilen bir dizi olumlu ve olumsuz kelime dahil olmak üzere arama önerilerini de değiştirdi. Sonuçlar açıktı, katılımcılar daha sonra oy verme tercihleri hakkında sorgulandığında, otomatik tamamlamadaki olumlu önerilerinden olumsuz sonuçların oranının değiştirilmesinin, seçmenlerin tercihlerini neredeyse yüzde 80 oranında değiştirebilecekleri görülmüştür.
Bir başka çalışmada, katılımcılara sadece dört otomatik tamamlama önerisi sunulduğunda çok kolay manipüle edildiğini, aralarından seçim yapmak için 10 tane olduğunda ise yönlendiremediklerini görmüşler.
