• Turkhane Logo

‘TSK’nın savaştığı SDG İmralı’da devletin gözü önünde kuruldu’

Terkoğlu: 'Türk ordusunun bugün savaştığı SDG’nin...İmralı’daki müzakerelerden çıktığını net olarak gösteriyor. Devletin hapishanesinde, devletin görevlilerinin önünde, devletin izin vermesi sayesinde...'

14:39 21 Ekim 2019 Pazartesi
‘TSK’nın savaştığı SDG İmralı’da devletin gözü önünde kuruldu’
Terkoğlu: 'Türk ordusunun bugün savaştığı SDG’nin...İmralı’daki müzakerelerden çıktığını net olarak gösteriyor. Devletin hapishanesinde, devletin görevlilerinin önünde, devletin izin vermesi sayesinde...'





Cumhuriyet gazetesi yazarı Barış Terkoğlu, TSK’nın Suriye’de operasyon düzenlediği ve ana omurgasını YPG’nin oluşturduğu SDG’nin, Türkiye’de bizzat devlet görevlilerinin de olduğu toplantılarda kurulduğunu  yazdı.


Terkoğlu, ‘Türk ordusunun bugün savaştığı SDG’nin, ABD’nin “Biz tavsiye ettik” dediği tarihten çok önce İmralı’daki müzakerelerden çıktığını net olarak gösteriyor. Kürt kökenli örgütün Arap, Türkmen ve Süryanileri çeşni yaptığı, Kuzey Suriye’yi kaplayacak özerk yapılanma fikri, adıyla Öcalan tarafından tanımlanıyor. Devletin hapishanesinde, devletin görevlilerinin önünde, devletin izin vermesi sayesinde…’ ifadelerini kullandı.

Barış Terkoğlu’nun yazısının ilgili kısmı söyle:

‘Öcalan’ın hem HDP’ye hem Kandil’e hem de Suriye’deki PYD’ye talimat vermesine izin verilen görüşmelerde SDG’nin kuruluş fikrinin ve nihayetinde talimatının bizzat Öcalan’dan çıktığı görülüyor. Hem de istihbarat ve güvenlik bürokrasisinin önünde. Notlarda talimatları alan HDP’li vekillerin “yerlerine” ulaştığı da açıkça görülüyor.

Tarih 23 Şubat 2013, Öcalan talimat veriyor: “Suriye’de Kürtler iki tarafla da görüşsünler, kim haklarını verirse onunla çalışsınlar. Suriye Demokratik Kurtuluş Cephesi olsun. Kürt, Arap, Türk, Türkmen hepsi…”
3 Nisan 2013, Öcalan anlatıyor: “Haseke içinde bir öz savunma oluşmalı. Sadece Kürtlerin değil, oradaki Araplar ve Süryaniler dahil herkesin savunması yapılmalı, Sonra Afrin’e doğru ilerleme olabilir. Zaten önümüzdeki günlerde Suriye’deki duruma dair heyetle konuşacağız, bazı kararlar alacağız herhalde. Yeni oluşacak Suriye’de bizimkiler başat rol oynayacaklar. Orada özerk bölgeler olur. Kürtler, Aleviler, hatta Araplar için de özerk bölgeler olacak gibi. İsviçre’deki gibi özerk bölgeler.”

Öcalan, “yetkili” dediği bürokratın önünde, özerklik konusunda PYD’nin bile tereddütlerini ortadan kaldıracak bir konuşma yapıyor: “Temel stratejik ittifak Türkiye iledir. Bunu Türkiye’ye öneriyoruz. Sayın yetkili de bilsin, artık onlarkarar verirler. Barzani’ninkinden daha ilkeli bir ilişki olabilir. Zaten 900 kilometrelik sınır var; ekonomik, sosyal ilişkiler çok iyi gelişir. 900 kilometrelik sınır dostluk sınırı olur. Salih Müslim’e selam söyleyin, o da toyluk yapmasın. Bayrağı indirdik, özerklik niyetimiz yok falan demesine ne gerek var? Ya bayrağı asmayacaksın ya da böyle yapmayacaksın! Özerkliği niye istemesin? İsteyecek tabii.”

15 Ağustos 2014’te Suriye’de yapılması gerekenleri anlatan Öcalan’a, HDP’li Sırrı Süreyya Önder “Suriye konusunda nihai kararı siz mi vereceksiniz” diye sorunca, Öcalan, Suriye’de Kürt siyaseti politikalarını belirleyenleri tanımlıyor: “Evet, doğrudur. Nihai kararı burada devletle biz vereceğiz.”



Laboratuvardan çıkan Frankenstein’ın kendisini yaratanlarla kavgası gibi…
Dün Suriye’nin kaderini birlikte planladıklarımızla bugün verdiğimiz kavgayı neden kimseye anlatamadığımızı anladınız mı?

Son güncelleme: 14:39 21.10.2019
SIRADAKİ HABER
Sayfa Başı