• Turkhane Logo

Alper Ender Fırat yazdı: Deizm misyonerleri!

''Yalan söylüyor, yetim malı çalıyor, insanları ayrıştırıyor, toplumu kamplara bölüyor, ötekileştiriyor, itiyor, horluyor, aşağılıyorlar; sonra da elde Kur’an miting miting geziyorlar. ''

13:58 23 Ağustos 2020 Pazar
Alper Ender Fırat yazdı: Deizm misyonerleri!
''Yalan söylüyor, yetim malı çalıyor, insanları ayrıştırıyor, toplumu kamplara bölüyor, ötekileştiriyor, itiyor, horluyor, aşağılıyorlar; sonra da elde Kur’an miting miting geziyorlar. ''

Gazeteci ​Alper Ender Fıratın KaranlıktakiAydınlıkte yayınlanan analizi şöyle:

18-20’li yaşlarda hayatı anlamaya çabalayan bir gençsiniz. Yaşamak, ölüm gibi binlerce yıldır insanoğlunun kafasını kemiren konular sizin de kafanızı kemiriyor. İyi nedir, kötü nedir, yanlış nedir, vicdan nedir gibi basit ama temel bir sürü konu beyninizin içinde çözümlenmeyi bekliyor. Pek çok bilinmeyen, bir yığın çözülmeyen, bir ton anlam vermekte zorlandığınız olay var karşınızda. Her şeyi onunla tartacağınız doğruluk ölçümü oluşturmaya çabalıyorsunuz. 

İç dünyanız tam böyle bir zamanı yaşarken birileri ağaçlarınızı kesiyor, kuşlarınızı öldürüyor, derelerinize beton döküyor, gölünüzü kurutuyor. Ellerinin uzandığı her şeyi kazıyor, kesiyor, yok ediyorlar. Hayat olan ne varsa üzerini betonla kaplıyorlar. Sonra da televizyona çıkıp Kuran okuyorlar; İslam dinin yüceliğini, doğruluğunu anlatıyor anlatıyor anlatıyorlar. 


Ülkede vicdan sahibi ne kadar insan varsa, işten atıyor, tutukluyor, haklarını gasp ediyorlar. Mallarına çöküyor, üzerlerine geçiriyorlar, hakkını aramaya çalışanlara satırla saldırıyor sonra yüzlerce arabayla Cuma namazına gidiyorlar. Eline Kur’an alıp ‘bizim rehberimiz işte budur’ diye bas bas bağırıyorlar.  

Yalan söylüyor, yetim malı çalıyor, insanları ayrıştırıyor, toplumu kamplara bölüyor, ötekileştiriyor, itiyor, horluyor, aşağılıyorlar; sonra da elde Kur’an miting miting geziyorlar. Yani 20 yaşında bir gencin iyi olarak gördüğü ne varsa hepsiyle topyekün savaş halindeler. Savaşırken de üzerlerine hep din kisvesi geçiriyorlar. 


En iğrenç işlerin, en vahşi eylemlerin Müslümanlığın üzerine yapışması için bunları kameralar önünde yapan IŞİD’liler gibi en iğrenç işleri göstere göstere yapıyorlar ve bundan hiç çekinmiyorlar. Kadına tecavüz edip öldüren, eşini döven, işkence eden ne kadar aşağılık mahluk varsa milli manevi değerlerin arkasına saklanıyor ve hemen birileri tarafından koruma altına alınıyor. 

Gencecik bir kıza tecavüz edip ölümüne sebep olan alçak bir adam oluşan toplumsal infiale rağmen muhafaza ediliyor; bu şerefsizi göstere göstere koruyanlar, aynı anda Kabe fotoğrafıyla hicri yılbaşını kutluyor.
 

Yani gencecik beyinlerin izlediği filmdeki en alçak en aşağılık, en şerefsiz tipler hep Müslüman kisvesi taşıyor. Ve siz bu gençlerden filmdeki en kötü karakterin söylediğine iman etmesini istiyorsunuz. Sürekli yalan söyleyen, yetim malı çalan, itibarsız birisi dağın ardında şunlar var bunlar var, oraya gittiğinizde böyle güzellikler olacak, şu işler olacak dese inanır mısınız? 

İman etmekten söz edenlerin zerre kadar inandırıcılığı ve itibarı olmadığı gibi sürekli kötü olan şeylerle anılıyor. Ve bu gençlerin iman sahibi olmasını bekliyorsunuz. 

Korkarım ki Deizm, özellikle de gençler arasında hızla yayılıyor. Ama emin olun Deizmin misyonerleri kendini dindar diye sunan ve tepe tepe din ticareti yapanlardır. 

Müslüman dünyada iyilik eksenli, evrensel değerleri savunan, ona göre yaşayan, ona göre hareket eden bir tek cemaat vardı onu da sistemli bir soykırıma tabi tuttular. IŞİD’i kurup dünyaya musallat edenler, kötülüğün somutlaşmış hali olan AKP hükümetinin de arkasında duruyor ve onun iktidarını devam ettirmesini sağlıyorlar. 

Kaynak: KaranlıktakiAydınlık

Son güncelleme: 13:58 23.08.2020
SIRADAKİ HABER
Sayfa Başı