Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, Kahramanmaraş İl Danışma Kurulu toplantısında açıklamalarda bulundu.
Davutoğlu şunları söyledi:
“HADDİNİZİ BİLİN”
Türkiye Cumhuriyeti tarihinin, belki de bütün bir tarihimizin en zelil tablolarından birine dün rastladık. Türkiye Cumhuriyeti Devletinin bayrağını bütün dünyada onurla temsil etmiş bir dışişleri bakanı ve başbakan olarak dün karşı karşıya olduğumuz tablo beni derinden üzdü. Dün Ankarada Çin Büyükelçisi bir tivit atarak Türkiyenin başkentinde istiklal savaşımızın karargahında bir tivit atarak Doğu Türkistan konusunda haklı kaygılarını dile getiren Ankara Büyükşehir Belediye Başkanına ve İYİ Parti Genel Başkanına açıktan tehditler savurarak, Ankarada Türkiyeyi yönetenlere bir ayar vermeye kalkıştı.
Bu bütün diplomatik teamüllere aykırıdır. Bu bizim izzet yüklü tarihimize tam bir hakarettir. Bu istiklalimize hakarettir, müdahaledir. Ankaradaki Büyükelçiler Türkiyenin misafiri olarak her zaman saygı görürler ama birisi eğer Türkiyede şu veya bu gerekçe ile parmak sallamaya kalkar, ayar vermeye kalkarsa ona verilecek cevap da en iyi Kahramanmaraşdan söylenir, haddinizi bilin burası Kahramanmaraş, burası Ankara.
“ÇİN BÜYÜKELÇİSİ BU CESARETİ NEREDEN ALIYOR?”
Esas Türkiyeyi bu duruma düşüren iktidara seslenmemiz gerekir. Onurla arkasında durduğumuz şekilde Sayın Erdoğan Davosta ‘one minute demişti ya ve o zaman birlikte bir ekip olarak çalıştığımız o gecede onurla o sözün arkasında durmuş ve İsrail Cumhurbaşkanına kendi şahsi telefonundan özür diletmiştik ya ve bütün İslam dünyası, bütün mazlumlar ayağa kalkıp Türkiye Cumhuriyeti Başbakanının arkasında durmuştu ya şimdi sorma vaktidir; o gün ‘one minute diyen Erdoğan bugün Çine niye ‘one minute diyemiyor?
Çinin Büyükelçisi haddini aşarak Türkiyede siyasilere belediye başkanlarına açık bir şekilde tehdit savururken Türkiyeyi yönetenler sessiz kalıyorlar. O gün ‘one minute dendiğinde Sayın Erdoğanın yanında Anadolunun değerlerine hayatını feda etmeye hazır bir ekip vardı. Fakat şimdi Sayın Erdoğanın sesi çıkmıyor çünkü açık bir şekilde dümende Çin muhibbi, 28 Şubat ideoloğu Perinçekin olduklarını söyleyen bir Türkiye var. aradaki fark bu. Sesiniz niye çıkmıyor Sayın Erdoğan?
Çin Büyükelçisi Ankara sadece siyasilere değil size de parmak salladı ve tehdit etti Türkiyeyi. Çin Büyükelçisi bu cesareti nereden alıyor? Büyükelçiler merkezden talimat almadan eylemde bulunmazlar. Demek ki Çinden doğrudan bir talimat aldı. Arkadaşlar nereden aldılar bu cesareti? Eğer Türkiyeyi yöneten Cumhurbaşkanı kendisine ‘Aptal olma diyen Amerikan Başkanına sessiz kalırsa bugün de Çinden Ankarada böyle bir ayar geldiğinde sessiz kalmaya devam eder.
“ÇÜNKÜ AŞIDA ÇİNE MUHTAÇ”
Çinin bu haddini bilmez tutumuna karşı sessiz kaldı çünkü aşıda Çine muhtaç. Dünyada pandemi var, bütün ülkeler tedbirlerini aldı. Bilinçli ülkeler teknolojik altyapısına sahip ülkeler önce kendi milli aşılarını yapmak için teşebbüs etti. Sonra dünyanın değişik yerlerindeki aşılara bakarak o aşılardan en uygun olanını çok alternatif olacak şekilde aldı. Bir tek Türkiye tek bir aşıya yatırım yaptı o da Çin aşısı Sinovac. Aylar öncesinden Sayın Erdoğanın ve Sağlık Bakanının açıklamarına bakın, Nisan ayında milli ve yerli aşı tamamlanacak ve vatandaşlarımızı milli aşıyla aşılamaya başlayacağız diyorlardı.
Nisan ayı geldi aşı var mı? Yok. Bütün bu aşı tesisleri için ihtiyaç hissedilen para 50 milyon Türk Lirası, toplamı 100 milyon Türk Lirası civarında bir masraf. Ama bakın Nisan ayı geldi ortada aşı yok.
