• Turkhane Logo

'O gece ortadan neden kayboldunuz' sorusuna bir yıl sonra cevap verdi

CHP’nin 24 Haziran'daki seçimlerde Cumhurbaşkanı adayı olan Muharrem İnce, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimini değerlendirdi.

10:59 08 Temmuz 2019 Pazartesi
 'O gece ortadan neden kayboldunuz' sorusuna bir yıl sonra cevap verdi
CHP’nin 24 Haziran'daki seçimlerde Cumhurbaşkanı adayı olan Muharrem İnce, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimini değerlendirdi.





31 Mart ve ardından 23 Haziranda tekrarlanan İstanbul seçiminde başarının iktidara yakınlığıyla bilinen medyada dile getirildiği gibi AKPnin kendi hatalarının sonucu olmadığını söyleyen İnce, Bizim tarafta doğru olanlar yapıldığı için onların yaptıkları hatalı hale gelmiştir dedi. Seçmenin oy verdiği partiyi değiştirdiğini ancak partisini değiştirmediğini kaydeden İnce, Eğer bu sadece AKPye, Erdoğana duyulan öfkeden ibaret ise bu bizim hâlâ karşı tarafın hatalarından beslenen, kendi hikâyesini yaratamayan parti konumunda kaldığımızı gösterir. O zaman buradan acilen çıkmamız gerekir diye konuştu.


 Sözcüden Özlem Gürsesin sorularını yanıtlayan İncenin açıklamaları şöyle:

– Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemine geçişinin birinci yılı doldu. Sisteme yönelik eleştirilerinizde bir değişme oldu mu?

-Hiç olmadı hem de! Yargının adalet dağıtmak yerine emirle keyfi kararlar aldığı, ekonomide yapılması gerekenlerin yapılmadığı, eğitimden, sağlığa sorunların vatandaş açısından katlanamaz noktalara geldiği bir ülkede, bir adamın ağzından çıkanlara, ruh haline, duygu dünyasına, ideolojik önyargılarına mahkûm edildik.

– İktidar tarafın da sistemin revizyonu gündemde…

-Cumhurbaşkanının partili olma hali kalkarsa, sistem demokratik içeriğe kavuşur mu? Muhalefet 16 Nisanda bu düzeni kuran tüm maddelere itiraz etti. Hepsine ‘hayır dedi. Bu çizgide kararlı olmak zorundadır. Anayasa değişikliğini, yeni siyasal partiler ve seçim kanununu gündemimize almalıyız.

– CHP seçimlerin kazanan partisi oldu…

-Unutmayalım ki “Millet İttifakı” başarmıştır. İttifakı dikkate almadan yapılacak analizler yanlış olur. Sayın Mansur Yavaş ve Ekrem İmamoğlu, büyük başarı gösterdiler. Tehdit edildiler, iftiralara maruz bırakıldılar. Alınlarının akıyla, o süreçten çıktılar. AKP ve MHP ittifakı, parlamenter sisteme dönme taleplerine kulakları tıkar ve bugünkü gibi devam ederse, önümüzdeki seçimlerde 2002de partilerinin yaşadığı çok sert düşüşü yaşarlar.
 
– İmamoğlunun başarısının sırrı nedir?

-Önce Ekrem Beyin ve Millet İttifakının, CHPnin başarısını teslim edelim. Çünkü bu başarı AKPnin medyasının sıkça dile getirdiği gibi, AKPnin kendi hatalarının sonucu değildir. Bizim tarafta doğru olanlar yapıldığı için onların yaptıkları hatalı hale gelmiştir. Seçmen oy verdiği partiyi değiştirdi ama partisini değiştirmedi. Eğer bu sadece AKPye, Erdoğana duyulan öfkeden ibaret ise bu bizim hâlâ karşı tarafın hatalarından beslenen, kendi hikâyesini yaratamayan parti konumunda kaldığımızı gösterir. O zaman buradan acilen çıkmamız gerekir. İmamoğlunun başarısının sırrı kendisidir. Yetenekleri, karakteri, kapsayıcı siyaset anlayışı ve duruşudur. 24 Haziranda benim de siyaset anlayışım bu yaklaşımlara dayanıyordu.

– Herkes 31 Mart akşamı ile 24 Haziran akşamını karşılaştırdı

-Cumhurbaşkanlığı seçimi Türkiye genelinde yapılan bir seçimdi. Sadece Cumhurbaşkanı adayları değil, partiler de milletvekili seçimi için yarıştı. Muhalefet ittifak yapmadı, kendi adaylarıyla girdi. Yüzde 30.6 benim, dolayısıyla CHPnin aldığı oydur. 31 Martta alınan oylar ise ittifakın oylarıdır. O seçimde halkla muhatap olan cumhurbaşkanı adayıyla, asıl işi yürüten örgüt arasında organik bağ yoktu. 31 Martta, adaylar aynı zamanda sandık örgütlenmesini de kendileri kurdular. İyi de yaptılar! 24 Haziranda sonuçlarla ilgili  bilgi akışı genel merkez tarafından yapıldı. 31 Martta bu yapılmadı. Çünkü örgüt, adayın emrindeydi.

– Herkesin eleştirdiği o gece kaybolmanız oldu…

-24 Haziranda kişisel olarak başarılı olsak bile kaybeden taraftık. Neye dayanarak itiraz edecektik? 31 Martta adayların tümünde ıslak imzalı tutanak vardı. Buradaki hatam yayınlanmayacağını düşünerek bir gazetecinin mesajına cevap vermek oldu. Bu mesajlaşma yayınlandığında çıkıp ertesi gün öğlen yaptığım açıklamayı orada yapmalıydım. Her ne olursa olsun 24 Hazirandan ders çıkarılmışsa bu da iyi bir şeydir!

Ekonomi, eğitim, dış politika, adalet sıfır

– 24 Haziranın üzerinden bir yıl geçti. Siz aynı zamanda öğretmensiniz. Erdoğana  nasıl bir karne verirsiniz?


-Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı görevindeki performansı nedeniyle sınıfta kalmıştır!  Seçim sürecinde vermiş olduğu sözler, yaptığı vaatleri ile gerçekleştirdiği performans arasındaki uçurum açısından. Erdoğan, seçimden önce cumhurbaşkanı seçildiği takdirde, Türkiyenin evrensel standartlarda bir hukuk devletine dönüşmesi için gerekli adımların atılacağını söylemişti. Bugün Türkiye adeta kapalı bir hapishaneye dönüştürüldü! Hukuk yok.
Erdoğan Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile yetkilerin tek elde toplandığı bir devlet yapısının bürokrasiyi azaltacağı ve kamu hizmetlerinin hızlı ve etkin hale geleceğini vaat etmişti. Bugün gelinen noktada, kamunun omurgası çöktü! Yirmiye yakın bakanlıktan Cumhurbaşkanlığına gönderilen binlerce evrak onay için bekliyor. Kamu hizmetleri aksıyor, vatandaş derdine çare bulamıyor. Cumhurbaşkanı devlet yönetiminden de sınıfta kalmıştır.

Son güncelleme: 10:59 08.07.2019
SIRADAKİ HABER
Sayfa Başı