• Turkhane Logo

BDDK'nın getirdiği swap kısıtlaması Türk Lirası işlem yapmak isteyen yabancı kurumları nasıl etkiliyor?

Türk Lirası türünden işlemlerin son günlerde uluslararası finans kuruluşları tarafından gerçekleştirilemediğine ya da bu işlemlerin askıya alındığına dair haberler yoğunlaştı.

18:23 21 Mayıs 2020 Perşembe
BDDK'nın getirdiği swap kısıtlaması Türk Lirası işlem yapmak isteyen yabancı kurumları nasıl etkiliyor?
Türk Lirası türünden işlemlerin son günlerde uluslararası finans kuruluşları tarafından gerçekleştirilemediğine ya da bu işlemlerin askıya alındığına dair haberler yoğunlaştı.

Lüksemburg merkezli takas şirketi Clearstream Banking ve Belçika merkezli menkul kıymet takas şirketi Euroclear Bank, 18 Mayıs itibarıyla ortak iletişim platformları Bridge üzerinden Türk Lirası cinsinden işlemleri askıya alma yönünde ortak karar aldı.

Buna gerekçe olarak koronavirüse bağlı olarak TLye getirilen likidite kısıtlamaları gösterildi.
Bu iki kurum da menkul kıymet işlemlerinin yapıldığı ve menkul kıymetlerin muhafaza edildiği finansal hizmetler şirketleri konumunda.
Bu açıklamada vurgulanan likidite kısıtlamaları, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumunun (BDDK) son olarak 12 Nisanda açıkladığı swap düzenlemelerinden kaynaklanıyor.
BDDK, 20 Mayısta yaptığı açıklamada ise Clearstream Banking ve Euroclear Banki, TL cinsinden tahvil ve kira sertifikası işlemlerinin takas operasyonlarının olumsuz etkilenmemesi ve TL cinsinden menkul kıymetlerin etkin ve verimli bir şekilde işlem görmesini temin etmek için bu kısıtlamalardan muaf tuttuğunu açıkladı.
Ancak Clearstream Banking ve Euroclear Bank, TL cinsinden işlem yapmakta zorluk çeken tek yabancı finans kuruluşları değil.
Bloomberg, 19 Mayıs tarihli haberinde Fransız bankası BNP Paribasnın ana aracılık biriminin, TL işlemlerini durdurduğunu kaleme aldı.
Yabancı kurumların TL işlemlerini gerçekleştirmekte neden zorlandığı ve bu durumun TLnin itibarı için ne anlama geldiğini derledik.
TLdeki değer kaybının spekülasyonlara bağlanması
Koronavirüs nedeniyle piyasalarda meydana gelen panik havası, dünya ekonomilerini, finansal kuruluşlarını ve merkez bankalarını olağanüstü tedbirler almaya yöneltti.
Koronavirüsün getirdiği olumsuz ekonomik ve finansal gelişmelere paralel olarak Türk Lirasının yılın başından beri dolara karşı yüzde 13 değer kaybetmesi, Türkiyedeki düzenleyicileri kurun hareketini kısıtlamaya yönelik önlemler almaya itti.
Özellikle Türkiyedeki yetkililer tarafından Türk Lirasındaki değer kaybının spekülatif nedenlerle yaşandığına ilişkin yapılan değerlendirmeler, spekülasyonun önlenmesine yönelik kararların alınmasına neden oldu.
BDDK dövizdeki hareketliliğe karşı yeni bir swap düzenlemesi getirerek bu açıdan önemli bir karar aldı.
BDDK, 12 Nisan tarihindeki kararıyla Türk bankaların yabancılara TL verip karşılığında dolar alma limitlerini özkaynağın yüzde %1ine çekildi.
Swap sınırlamasıyla yurt dışı bankaların Türk bankalarıyla yaptıkları swap işlemlerinden aldıkları TLyi kullanarak dolar almalarının önüne geçilmesi hedefleniyor.

Kısıtlamalar ilk 2018de getirilmişti
BDDK tarafından gerçekleştirilen swap kısıtlamasının ilk aşaması, Ağustos 2018deki kur krizi sırasında gerçekleştirildi.
BDDK, o dönemde Türk Lirasında yaşanan hızlı değer kaybının ve oynaklığın önüne geçmek için bankaların yurt dışı yerleşiklerle yaptığı bir bacağı döviz, diğer bacağı TL olan para swaplarının ve swap benzeri işlemlerinin, bankaların yasal özkaynaklarının yüzde 25ini geçemeyeceğini açıkladı.
Koronavirüs önlemleri kapsamında ise bu kısıtlama şubat ayında yüzde 25ten yüzde 10a, 12 Nisanda yüzde 10dan yüzde 1e çekildi.
Bankaların, yurt dışında yerleşik finansal kuruluşlara yapacakları TL plasmanlar, TL depo, TL repo ve TL kredilerin toplamının ise bankaların yasal özkaynaklarının %0,5i ile sınırlandırılmasına karar verildi.
TLnin yurt dışına çıkma ihtimali kaldırıldıIşık Üniversitesi Öğretim Görevlisi Doç. Dr. Evren Bolgün, BDDKnın attığı bu adımlarla TLnin yurt dışına çıkma ihtimalinin sıfırlandığını anlatıyor:
2018de swap hikayesinin TL bacağının bankaların özkaynaklarıyla kısıtlanması, sonradan kademeli olarak indirildi. En son da BDDK geçen ay bunu sıfırladı, TLnin yurt dışında çıkma ihtimalini ortadan kaldırdı.
TL yurt dışına çıkamayınca, dışarıda zaten elde kalan stokta ne kadar TL varsa o kadarlık bir hacim olabiliyor. Türkiyeden TL çıkamayınca, Londradaki kurumların TL cinsinden ihraç ettikleri tahviller ya da TLye dönüşebilecek menkul kıymetler ellerinde kalıyor.
Clearstream Banking ve Euroclear Bankin menkul kıymetlerin saklandığı ve takasının yapıldığı kurumlar olduğunu vurgulayan Bolgün, TLnin konvertibilitesinin ortadan kalkmasıyla bu kurumların TL işlemleri yapamaz hale geldiğini söylüyor.
Bolgün, bu kurumların açıklamasından önce de yurt dışı TL işlemlerinin Türkiyeden yapılamayacağına dair birçok kurumdan mesaj geldiğini vurguluyor:
2-3 hafta öncesine kadar TL/euro, TL/sterlin, TL/dolar gibi işlemler kaldıraçlı olarak takas platformlarında yapılabiliyordu. Ancak sonrasında İş Yatırım, Ak Yatırım, bütün bu kurumlar mesaj atıp TL çapraz döviz işlemlerini yapamazsanız, mevcut pozisyonlarınızı da belli bir tarihe kadar kapatın dedi.

Bolgün, bu durumun çok olumsuz olduğunu vurgulayarak Turgut Özalın başbakanlığında Türkiye ekonomisinin serbestleştirilmesi ve TLnin konvertibilitesinin sağlanması için 1983 yılında esnetilen Türk Parasının Kıymetini Koruma Kanununa benzer bir uygulama olduğunu söylüyor.
Diğer yandan Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasının (TCMB) diğer merkez bankalarıyla swap anlaşması yapmak için görüşmeler yürüttüğüne dikkat çeken Bolgün, Türk bankalarının yurt dışına TLnin spekülasyonunun yapılmaması amacıyla para çıkarması yasaklanıyor, ama bunun karşılığında neredeyse 1,5 aydır swap aranıyor. Böylece Ben TCMB üzerinden TL verip döviz alabilirim, ancak sen bankalar üzerinden TL verip döviz alamazsın deniyor açıklamasında bulunuyor.
Çarşamba günü Katar ile yapılan swap anlaşmasının 15 milyar dolara yükseltildiği açıklanmıştı.
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasından (TCMB) yapılan açıklamada Katar Merkez Bankası ile 17 Ağustos 2018de imzalanan ikili para takası (swap) anlaşmasının güncellendiği belirtildi.
Açıklamaya göre swap anlaşmasının tutarı 5 milyar dolar karşılığı Türk Lirası ve Katar Riyalinden 15 milyar dolar karşılığı Türk Lirası ve Katar Riyaline yükseltildi.
Hazine ve Maliye Bakanlığı yetkilileri, başka ülkelerle de swap anlaşması görüşmelerinin yürütüldüğünü aktardı.
Türkiyenin döviz ihtiyacı
BDDKnın kura ilişkin spekülatif işlemlerin önüne geçmek için aldığı bu kararın arkasında Türkiyedeki yetkililerin dolar/TL kurundaki yükselişe karşı hassas olması yer alıyor.
Her ne kadar TCMB Başkanı Murat Uysal kur hedeflemeleri olmadığını söylese de Türkiyenin dış borç ödemelerinin kuru kontrol altında tutma arzusunu meydana getirdiği belirtiliyor.
Ekonomist Arda Tunca, kura yönelik hassasiyeti, TCMB rezervlerinin gerilemesi ve döviz borcu arasındaki ilişkiye dikkat çekerek anlatıyor:
TCMB brüt döviz rezervleri 2019 sonunda 81,2 milyar dolarken şu an 51,1 milyar dolara gerilemiş durumda. Buna karşın, orijinal vadesine bakılmaksızın 1 yıl ve daha kısa vadeli dış borç yükümlülükleri 168,8 milyar dolar düzeyinde.
Normal koşullarda Türkiye dış yükümlülüklerini yerine getirebilir. Ancak, arz ve talep yanlı bir şok aynı anda yaşanıyor ve daha da önemlisi, Türkiye uzun zamandır makroekonomik politikalar açısından Türk Lirasını destekleyici bir çizgi sunamıyor.
Reel getiri negatif
Tuncaya göre nisan ayı enflasyon verisinin yüzde 10,94 olmasına rağmen politika faizinin 8,25 olması, Türk Lirasının reel getirisinin negatif olmasına, bu da Türk Lirasından kaçışa neden oluyor.
Ekonomist Tunca, döviz rezervlerinin eritilmesi uğruna TLyi savunmak için hayata geçirilen zayıf uygulamaların bir sarmala yol açtığını açıklıyor:
Yabancı para cinsiden borcun kur artışıyla ağırlaşması ile ortaya çıkan daha büyük bir TL borç, ardından artan TL borcun üzerine yükselen faiz nedeniyle binen finansman maliyeti yükü. Türkiye, bu sarmaldan çıkamıyor.
Yeni portföy yatırımı olmaz

Ekonomist Evren Bolgüne göre BDDKnın devreye soktuğu swap kısıtlamasının en ağır sonucu, Türkiyeye yeni portföy girişinin böylece engellenmesi:
Türkiyenin dışına TL çıkışını yasaklıyorsun, o zaman yabancı yatırımcı neden Türkiyeye dövizini getirip TLye geçsin ki? Çünkü istediğinde TLyi yurt dışına çıkaramayacak. Böylece portföy yatırımcısını sıfırlamış oluyorsunuz.
Bolgün, İstanbulun uluslararası finans merkezi olarak tanıtılırken TLnin konvertibilitesinin sıfırlanmasının da iyi bir görüntü olmadığını sözlerine ekliyor.
Spekülatif hareketlerin önünü kesmekBDDK, kurun rekor kırdığı 7 Mayıs günü yaptığı açıklamada Türk bankalarına TL yükümlülüklerini vadesinde yerine getirmeyen BNP Paribas SA, Citibank NA, UBS AGye işlem yasağı getirildiğini duyurmuştu.
Dolar/TL kuru 7 Mayısta 7,2690 seviyesine çıkarak rekor kırdı.
BDDK Başkanı Mehmet Ali Akben, 10 Mayısta manipülasyon girişimlerine karşı koymaya kararlılıkla devam edeceklerini söyleyerek, Üç banka yükümlülüklerini yerine getirdiği takdirde işlem yasağı kalkar, ama soruşturma sürecek dedi.
11 Mayıs günü ise bu yasağın kaldırıldığı açıklandı.
Diğer yandan BDDKnın Bankacılık Kanunu kapsamına giren finansal piyasalarda manipülasyon, yanıltıcı işlem ve uygulamaların belirlenmesi amacıyla hazırladığı yönetmelik, Resmi Gazetenin 7 Mayıs tarihli sayısında yayımlanarak yürürlüğe girdi.
TLnin cazibesi zayıfladıEkonomist Arda Tunca ise temel ekonomi politikalarının doğruluğunun bir para birimi üzerindeki spekülatif atakları savuşturacağını vurguluyor.
Tuncaya göre enflasyon cephesindeki gelişmelerle uyumlu olmayan para politikası ve rezervlerin erimesiyle sonuçlanan kura müdahale politikaları, TLnin cazibesini zayıflattı.
Türkiyenin dış kaynağa ihtiyacının olduğunu söyleyen Tunca, kısa vadeli sermayenin değil, uzun vadeli doğrudan yatırımların bir ülkeye kalıcı girişinin önemli olduğunu vurgulayarak TLnin değer kazanması için Türkiyenin makroekonomik politikalarının güven vermesinin öncelikli olduğunu belirtiyor.

Son güncelleme: 18:23 21.05.2020
SIRADAKİ HABER
Sayfa Başı