Öğrencilerle görüşme engellenince mağdur avukatlarının anlatımı ile hazırlanan tutanakta yaşatılan işkence tek tek sıralandı. Polis tarafından mülakat adı altında işkence odasına alınan 5 öğrenciden birinin anlatımı şöyle:
‘Bizi karanlık odaya alıyorlar. Beşimiz de iç çamaşırımız kalana kadar soyulduk, ters kelepçe takıldı, başımıza siyah poşet geçirildi ve havasız kaldık. Bu üç-dört kez tekrarlandı. Daha sonra elinde eldiven olan bir kişinin, ‘elimde kerpeten var, tırnaklarınızı çekerim, üzerime kan sıçramasın, konuşun, bizi fazla yormayın. Sürekli küfür edildi, yumruklandık.”
KIZ ÇOCUKLARINA YUMRUK ATILDI
4 Mart tarihli görüşmede ise bir kız öğrenci karnın iki yanına ve çenesine yumruk atıldığını, sinkaflı ağır küfürlere maruz kaldığını, ayağına basıldığını anlattı.İşte o işkence tutanağı;
Başka bir işkence tutanağında ise “20 yıl hapisten çıkamayacaksın, seni hücreye koyacaklar” diye kız öğrencilere tehdit savruluyor.
Diğer bir işkence tutanağı ise şöyle;
Konuyu gündeme getiren ve Artı Tv’ye konuşan HDP’li vekil ve TBMM İnsan Hakları Komisyonu üyesi Ömer Faruk Gergerlioğlu,”10 gün önce 84 kişinin gözaltına alındığını duyduk. Bize, aralıklı olarak hukukçulardan ve bu kişilerin yakınlarından içeride kötü muamele ve işkence yapıldığına dair bilgi gelmeye başladı” dedi ve şunları ifade etti:
“Ayağı kırılanlar olduğu belirtiliyordu. Onların fotoğrafları da gelmişti. Biz bunların ayrıntılı bir şekilde netleştirilmesi için çalışma yaptık. Avukat arkadaşlarımız tuttukları tutanakları bize gönderdiler. Tutanakları okuduğumuzda çok üzüldük. Çünkü işkence iddiaları vardı, daha önce olduğu gibi.
Mayıs ve ekim ayında Dışişleri ve Adalet Bakanlığı eski çalışanlarına yönelik ağır işkence iddialarını gündeme getirmiştik. Buna rağmen adım atılmamıştı. Çok net ifadeler vardı. Gözaltındaki kişilerin ifadeleri vardı. 84 kişiden sanırım şu anda 40 kişi gözaltında. Gözaltındaki dokuzuncu günlerini yaşıyorlar.
Öğrencilerin ‘fetö’ suçlamasıyla gözaltına alındıkları belirtilirken, aralarında bir de MS hastası olduğu, ilaçlarının verilmediği iddia edildi. Öğrencilerden birinin, “Bana tecavüz etmezler, değil mi” korkusuyla travma geçirdiği de iddialar arasında.”
