• Turkhane Logo

Çıplak arama paylaşımlarına terör soruşturması: Reformda zirve!

Emniyet ve cezaevlerindeki çıplak arama skandalı nedeniyle zor günler geçiren AKP’nin imdadına yargı yetişti. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, cezaevlerindeki çıplak arama skandalıyla ilgili paylaşım yapanlar hakkında soruşturma başlattı.

09:25 23 Aralık 2020 Çarşamba
Çıplak arama paylaşımlarına terör soruşturması: Reformda zirve!
Emniyet ve cezaevlerindeki çıplak arama skandalı nedeniyle zor günler geçiren AKP’nin imdadına yargı yetişti. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, cezaevlerindeki çıplak arama skandalıyla ilgili paylaşım yapanlar hakkında soruşturma başlattı.



KaranlıktakiAydınlıkten İlker Doğanın haberine göre Başsavcılık’tan yapılan açıklamaya göre söz konusu paylaşımlar sözde ‘FETÖ lehine kasıtlı paylaşımlar’ olarak değerlendirilecek. İşkence iddialarına sessiz kalan Başsavcılık, çıplak aramaya maruz kalan mağdur insanlar hakkında ‘terör’ soruşturması açarak hukuk tarihine geçti. Buna göre cezaevinde ‘çıplak arandığını’ söylemek suç!BAŞSAVCILIK KENDİSİNİ SİPER EDİYOR

Çıplak arama skandalını gündeme getiren İnsan Hakları Savunucusu ve HDP Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu, zor durumda kalan iktidarın imdadına yargının yetiştiğini söyledi. KHK’lı Cumhuriyet Savcısı Dr. Hasan Dursun, başsavcılığın Anayasal hakkını kullanan herkesi tehdit ettiğini anlattı. Yargının iktidar için kendisini siper ettiğini kaydeden Dursun, “Başsavcılığın yaptığı açıklamanın hukuki hiçbir değeri ve dayanağı yok.” diye konuştu.


HER ELEŞTİRİYE SORUŞTURMA AÇILIYOR

Yargının AKP rejimine kalkan olduğu ilk soruşturma bu değil. Daha önce İzmir ve Elazığ depremlerinin ardından yapılan paylaşımlarla ilgili de soruşturma başlatılmıştı. Pandeminin ilk günlerinde de yine sosyal medyada yer alan bazı paylaşımlara yönelik soruşturma başlatılmış, insanlar ‘hükümeti devirmekle’ suçlanmıştı. Aynı şekilde Gezi olaylarında da yüzlerce kişi sosyal medya paylaşımları nedeniyle ‘terör’den yargılandı. 

İktidarın en küçük ortağı Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek’in ifadesiyle ‘siyasetin köpeği’ haline gelen yargı, yine skandal bir soruşturmayla gündemde. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, inanılması güç bir karara imza attı. Başsavcılık tarafından polis merkezleri ve cezaevinde çıplak arama yapıldığı iddiasında bulunanlar hakkında ‘FETÖ lehine kasıtlı paylaşım’ şüphesiyle soruşturma başlatıldı.

‘ÇIPLAK ARANDIM’ DEMEK ‘TERÖR’ SUÇU!

Başsavcılıktan yapılan açıklamada, söz konusu iddiaları dile getiren kişiler hakkında, sözde örgütün Türkiye Cumhuriyeti devleti ve anayasal düzenine yönelik hedeflerini meşru göstermek ve bu hedef lehine kamuoyu oluşturmak amacıyla kasıtlı olarak paylaşımlarda bulunduğu şüphesini destekleyen emarelerin tespiti üzerine resen soruşturma başlatıldığı bildirildi. Açıklamadaki, “​Soruşturma kapsamında özel yasa hükümleri gereğince farklı soruşturma/kovuşturma usulü öngörülen kişiler hakkında yasal düzenlemelere göre işlem tesis edilecektir.” ifadesi ise dikkat çekiciydi.

İŞKENCE SERBEST, DUYURMAK YASAK

Cezaevlerinde çıplak arama yapıldığına ilişkin onlarca kadın videolu paylaşımlarda bulunmuştu. Başsavcılık söz konusu paylaşımları dikkate alıp işkenceciler hakkında soruşturma yapmak yerine, skandal uygulamanın mağdurları hakkında soruşturma açtığını duyurdu. Amaç daha fazla paylaşım yapılarak iktidarın hukuksuz uygulamasının duyurulmasını engellemek. 

Açıklamadaki ‘… özel yasa hükümleri gereğince farklı soruşturma/kovuşturma usulü öngörülen kişiler hakkında…’ ifadesi önemli. Söz konusu ifadeyle konuyu gündeme getiren siyasetçilerle, avukatlar hakkında da soruşturma açılacağı tahmin ediliyor.

YARGI İMDADA YETİŞTİ!

Çıplak arama skandalını gündeme getiren İnsan Hakları Savunucusu ve HDP Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu, soruşturmaya tepki gösterdi. Gergerlioğlu, “Yargı yetişti!! Merak etmeyin çıplak arama ihlaline karşı değil, ‘çıplak aranmaya uğradım’ diyenler hakkında!!! Şu ülkemizin haline bakın!” ifadelerini kullandı. 

BAŞSAVCILIK, HERKESİ TEHDİT EDİYOR

KHK’lı Cumhuriyet Savcısı Dr. Hasan Dursun, açıklamanın doğrudan milletvekilleri Ömer Faruk Gergerlioğlu ve Sezgin Tanrıkulu’nu hedef aldığını söylüyor. Başsavcılığın Anayasal hakkını kullanan herkesi tehdit ettiğini anlatan Dursun, şunları söylüyor: “Açıklama yargı camiası adına tam bir yüz karası. Başsavcılık açıkça milletvekilleri başta olmak üzere, Anayasal haklarını kullanan ve işlenen bir suça ilişkin mücadele eden tüm kişileri tehdit ediyor. Muhafazakar bir tabana sahip AKP iktidarını ve temsilcilerini zor durumda bırakan ‘çıplak arama’ haberlerinin önünü kesmek adına başsavcılık kendisini siper ediyor. Yargı suçları örtmenin ve aklamanın mekanı değil, onlarla mücadele etmenin sistemidir.”

O AÇIKLAMANIN HUKUKİ HİÇ BİR DEĞERİ YOK

“Savcılıkların görevi suçları soruşturmak ve delil elde ederek faillerini tespit etmektir. Çıplak arama mağdurları işlenen bir suçu ifşa edip somut deliller ortaya koyuyorlar. Normal bir ülke de Başsavcılıklar bu konu hakkında derhal soruşturma açıp konuyu derinlemesine incelemeye alırlar. Ancak bizde iktidar bürosu haline gelmiş başsavcılıklar, iktidarı rahatlatmak, ona alan açmak adına, muhalif toplum kesimini hizaya getirmek için kullanılıyorlar. Başsavcılığın yaptığı açıklamanın hukuki hiçbir değeri ve dayanağı yok.”

HEDEF DOĞRUDAN MİLLETVEKİLLERİ

“Suç içeren bir eylemi ortaya koyup bunun önlenmesini ve faillerinin cezalandırılmasını istemek suç mudur? İnsanların bunu istemeye hakkı vardır. Başsavcılıklar mağdurların kimliğine ve aidiyetlerine bakmazlar, ortaya koydukları somut bilgi ve beyanlara göre hareket ederler. Bu açıklamanın ispat ettiği tek şey: Ankara Başsavcılığı ile Saray arasında kuvvetli bir ilişki olduğudur. Bu açıklamanın doğrudan muhatabı Gergerlioğlu ve Sezgin Tanrıkulu’dur.”

‘O YARGI MENSUPLARI, SUÇ ORTAKLIĞINDAN YARGILANACAK’

KHK’lı hakim Kemal Karanfil: “2014 yılında AKP’nin kurdurduğu Yargıda Birlik Platformu HSYK seçimlerini AKP’nin maaş zammı, sicil affı, makam-villa teklifi gibi illegal vaadlerle kılpayı kazandıktan sonra dürüst hakim ve savcılar önce sürgün edildi. 15 Temmuz bahane edilerek de görevden el çektirildiler. Geride kalanlar  önemli ölçüde yürütme organına ya biat etmiş veya sindirilmiş durumdalar. 2017 referandumundan sonra da HSYK  tamamen Saray’ın kontrolüne girdi. Bu koşullarda yargı, olayları soruşturacağına, şikayetçi olanları susturmayı tercih etmektedir. Bunda savcıların  taraflı tutumları kadar, konforlarını bozmama için inanmadıkları kararlara imza atabilmektedirler. Ancak bu geçici rahatlık, AKP hükümetinin gitmesiyle önemli baş ağrılarına ve suç ortaklığından yargılanmayı netice verecektir.”


Kaynak: KaranlıktakiAydınlık

Son güncelleme: 09:25 23.12.2020
SIRADAKİ HABER
Sayfa Başı